İSO 500 ve Fedakarca Üreten Sanayicimiz

• 25.06.2019
• Arşiv

Ekonomi dünyamız tarafından heyecanla beklenen ve 51 yıldır kesintisiz bir şekilde kamuoyuna sunduğumuz “İSO Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması”nın 2018 yılı sonuçlarını mayıs ayında açıkladık. Bu veriler, sanayimizle birlikte bir anlamda, tüm ekonomimizin en güçlü check-up neticelerini veriyor.

İSO 500’e bütünsel bir perspektiften baktığımızda şunu söylemek gerekmektedir: Türk sanayisi en zor şartlarda dahi kendi ana faaliyetinde erişmiş olduğu birikim ve dayanıklılık gücüyle üretimini başarıyla sürdürmektedir.

İSO 500’ün önce umut veren birkaç sonucundan söz etmek istiyorum. En önemlisi hiç kuşkusuz teknoloji ile ilgili olan sonuçlardır. Yıllardır özellikle orta ve yüksek teknoloji ile sanayimizin ilişkisinin zayıf olduğunu ortaya koyan verilere karşın, İSO 500 2018’de bizleri umutlandıran sonuçlara tanıklık ettik. Örneğin yaratılan katma değer içinde 2017 yılında yüzde 3,6 olan yüksek teknoloji yoğunluklu sanayilerin payı 2018’de yüzde 5,3’e yükselmiş bulunuyor.

Yine İSO 500 için bu yıl söyleyebileceğimiz en olumlu tespitlerden biri de listede yer alan sanayi şirketlerimizin ihracat performansıdır. İSO 500’ün ihracat performansı, 2018 yılında Türkiye ihracat performansının üzerinde gerçekleşmiştir. 2018 yılında Türkiye’nin toplam ihracatı ve sanayi ihracatı yüzde 7 oranında artarken, İSO 500’ün ihracatı yüzde 11,3 yükselmiştir. Bunların yanı sıra, AR-GE yapan sanayi şirketlerimizin sayısındaki artış ile İSO 500 şirketlerinin istihdamının yükselmesi de altı çizilmesi gereken olumlu göstergeler olarak değerlendirilmelidir.

Bu başarının temelinde sanayicimizin dünyanın dört bir yanına ihracat yapabilme becerisini göstermesi yatmaktadır. Bu yıl açıklamaya başladığımız İSO Türkiye İhracat İklimi Endeksi verileri de bu olumlu performansın sürmekte olduğunu göstermektedir. Son üç ayda olduğu gibi, açıkladığımız haziran ayı İhracat İklimi Endeksi de 50,0 değerinin üzerinde ölçülerek ihracat süreçlerindeki iyileşmenin sürmekte olduğunu göstermektedir. Bu global rekabette maalesef elimizdeki finans imkanlarımızın eşit şartlarda olmadığı düşünülürse, bu başarının önemi, değeri ve anlamı daha iyi anlaşılacaktır.

Araştırmamızın olumsuz göstergelerine baktığımızda ise her yıl olduğu gibi karşımıza çıkan ilk tablo maalesef İSO 500 şirketlerinin finansman yapısında görülen olumsuzluktur. Finansmanın mali tablolarda yarattığı tahribat, esas faaliyetlerde ne kadar başarılı olunursa olunsun bunun sürdürülebilir olmadığını ortaya koymaktadır.

Mayıs ayı Meclis toplantımızda bir vefa örneği sergiledik. Meclis toplantımızı, sanayimize ve İSO’ya büyük katkıları olan merhum iş insanı Fazıl Zobu’yu anma etkinliği olarak gerçekleştirdik. Yaptığımız törende Meclis Salonumuza, İSO Meclis ve Yönetim Kurulu Eski Başkanı merhum Fazıl Zobu’nun ismini verdik. O günkü şartlarda Türkiye’nin vizyon projesi olan Odakule’yi arsasından projesine ve yapımına kadar emek vererek bizlere emanet bırakan değerli büyüğümüz Fazıl Zobu’nun adını Meclis Salonumuza vererek sürekli yaşatacağız…

Erdal Bahçıvan
İstanbul Sanayi Odası
Yönetim Kurulu Başkanı