İSO-İngiltere Ülke Günü’nde, Brexit Sonrasında İngiltere Pazarı ve Serbest Ticaret Anlaşmasının Sağladığı Avantajları Değerlendirdi

  • Diğer Haberler
ingiltere-ulke-gunu-07

İstanbul Sanayi Odası (İSO), Brexit sonrası İngiltere ile yapılan serbest ticaret anlaşması çerçevesindeki yeni durumu ele almak amacıyla bir panel düzenledi. Türkiye’nin Avrupa’daki en büyük ticaret ortaklarından biri olan İngiltere ile imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması’nın (STA) sunduğu avantajların yanı sıra ülkeler arasındaki ekonomik ilişkilerin ve yatırım fırsatlarının daha da geliştirmenin yollarının arandığı toplantıda, hem STA sürecini yakından izleyen ve hem de pazarı bilen isimlerin yer aldığı bir panel düzenlendi. 


İSO Yönetim Kurulu Başkanı
Erdal Bahçıvan

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan’ın ev sahipliğinde video konferans yöntemiyle yapılan İngiltere Pazarı ve Serbest Ticaret Anlaşmasının Sağladığı Avantajlar paneline İngiltere İstanbul Başkonsolosu ve Doğu Avrupa ve Orta Asya Ticaret Komiseri Judith Slater ile çok sayıda sanayici ve iş insanı katıldı. 

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, açılışta yaptığı konuşmada, yakın dönemde imzalanan, Çin ve AB arasındaki yatırım anlaşması, ABD-Kanada-Meksika ticaret anlaşması ve Asya Pasifik bölgesinde 15 ülke arasında yapılan tarihin en büyük serbest ticaret anlaşmasının ticarette yeni güç dengelerini kurduğunu söyledi. Bu tür anlaşmaların yakın gelecekte küresel ticarette köklü değişikliklere yol açacağını belirten Bahçıvan, günümüz ticaretinde artık ekonomik anlamda bölgesel iş birliklerinin çok önemli olduğunu dile getirdi. Bahçıvan, yerel oyuncu olabilmenin büyük bir avantaj olduğunu ve Serbest Ticaret Anlaşmalarının öneminin de burada ortaya çıktığını ifade etti.

Türkiye’nin geçtiğimiz yılın son günlerinde Birleşik Krallık ile imzalamış olduğu serbest ticaret anlaşmasının iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilere yeni bir boyut kazandırdığını anlatan Bahçıvan, ihtiyaç duyulan bir zamanda imzalanan bu anlaşmanın siyasi ve ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi ve derinleştirilmesi yönüyle birçok fırsat sunduğunu kaydetti. 

Bahçıvan tüm sanayi ve tarım ürünlerini içeren anlaşma neticesinde, 1 Ocak 2021’den itibaren Birleşik Krallık ile ticaretlerinde herhangi bir ek vergi ve yaptırım ile karşı karşıya kalınmadığına ve iki ülke arasındaki ticaret sorunsuz bir şekilde devam ettiğine dikkat çekti.

Bunun yanında, iki ülkenin, önümüzdeki 2 yıl içinde anlaşmayı yeni alanları kapsayacak şekilde genişletmek üzere tekrar görüşeceklerini hatırlatan Bahçıvan, böylece ikinci aşamada, Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki ticari ilişkiyi yatırım ve hizmet sektörünü de içerecek şekilde genişletmenin ve çok daha kapsamlı bir hale getirmek mümkün olacağının altını çizdi. 

Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki ilişkilerin tarihten gelen güçlü bağların da etkisiyle, çok boyutlu bir yapıya sahip olduğunu vurgulayan Bahçıvan, Avrupa’da en güçlü ticari ortaklarından biri olmanın yanı sıra, NATO müttefikleri olan Birleşik Krallık ile önümüzdeki yeni dönemde ekonomik ve savunma sanayii alanındaki iş birliğinin, gündemindeki öncelikli konular arasında yer aldığını belirtti.

Birleşik Krallık’ın, kendi tercihiyle AB üyeliğinden ayrılmış olmasına rağmen, Türkiye’nin AB üyeliğine partiler üstü bir devlet politikası ile destek vermesinin kendilerini memnun ettiğini ifade eden Bahçıvan, Türkiye’nin en çok ticaret yaptığı 7. ülke konumundaki Birleşik Krallık’la ikili ticaret dengesinin uzun yıllardır kendileri lehine olduğunu ekledi. 

Otomotiv, beyaz eşya ve hazır giyim başta olmak üzere pek çok sektörde ihracatlarının önde gelen pazarları arasında yer alan Birleşik Krallık’a ihracatlarının 2020 yılında, virüs salgınının olumsuz etkilerine rağmen 11.2 milyar dolar, ithalatlarının ise 5.5 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiğini kaydeden Bahçıvan, iki ülke arasındaki yüksek ticaret potansiyeli göz önüne alındığında, imzalanmış olan yeni serbest ticaret anlaşması ile bu rakamı kısa sürede daha yukarı seviyelere çıkarmayı hedeflememiz gerektiğini sözlerine ekledi. 


İngiltere İstanbul Başkonsolosu
Judith Slater

Sonrasında konuşan İngiltere İstanbul Başkonsolosu Judith Slater, ikili ilişkilerin çok önemli olduğunu söyledi. İlişkileri daha güçlü hale getirmenin iki ülkenin daha güvenli ve daha müreffeh olmasına katkıda bulunacağını belirten Slater, iki ülkenin derin ticari bağları ve yakın ilişkileri olduğuna dikkat çekti. Birleşik Krallık’ın Türkiye’nin ikinci büyük ihracat pazarı olduğunu belirten Slater, Türkiye’de de İngiliz yatırımcıların olduğunu ifade etti. Serbest Ticaret anlaşmasının önemine değinen Slater, malların serbest dolaşımının başta istihdam olmak üzere pek çok konuya katkı yaptığını anlattı. 

Dijital teknolojinin Birleşik Krallık’ta 3 milyon doğrudan istihdam sağladığını belirten Slater, Türkiye ve Birleşik Krallık arasında artan ticaretin karşılıklı yatırımlarla birlikte ilerlediğine dikkat çekti. Slater, geçtiğimiz yıl karşılıklı olarak 3.4 milyar dolar yatırım yapıldığının bilgisini verdi. Türk start-up’larının Birleşik Krallık girişimcilik ekosisteminde her geçen gün kendisini daha çok gösterdiğine işaret eden Slater, Covid-19’un ilk döneminde Türkiye’nin pek çok tıbbi araç ve gereci Birleşik Krallık’a sağladığını vurguladı. Slater şunları söyledi: 

“Birleşik Krallık, Türkiye’nin ikinci büyük ihracat pazarı. Çift yönlü ticaretimiz de 19 milyar pound gibi oldukça iyi bir düzeyde. Türkiye’de çok büyük İngiliz yatırımcılarımız var; Vodafone, HSBC gibi. Türk yatırımcılarını da, teknoloji gibi alanlarda ülkemizde ağırlıyoruz. Getir scooter’larını Londra’nın caddelerinde dolaşırken görmek güzel. Türkiye ile imzaladığımız STA, iki ülke ticaretinin gümrüksüz bir şekilde devamını sağlamanın yanında, tarım ve sanayi sektörlerindeki istihdamı da teminat altına alıyor. Covid-19 sonrası toparlanmaya katkı sunacak olan STA, iki ülke için çok önemli bir ilk adım. Çünkü yakın gelecekte yepyeni ve iddialı bir STA da gerçekleştirilecek. İkinci faz STA, hizmet sektörü ve dijital ticaret gibi alanları da kapsayacak ve iş birliği potansiyelinin gelişmesine katkıda bulunacak.”


Ekonomi ve Strateji Danışmanlık
Hizmetleri Başkanı
Dr. Can Fuat Gürlesel

Sonrasında Ekonomi ve Strateji Danışmanlık Hizmetleri Başkanı Dr. Can Fuat Gürlesel’in moderatörlüğünde yapılan panelde Ticaret Bakanlığı Londra Ticaret Başmüşaviri Hasan Murat Özsoy, Türkiye’de İngiliz Ticaret Odası Başkanı Christopher Gaunt, DEİK Türkiye-Birleşik Krallık İş Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi ve Ford Otosan Resmi İlişkiler Direktörü Sinan Ayhan, Gima UK Ltd. Direktörü Vehbi Keleş ve EY Türkiye Vergi Hizmetleri Şirket Ortağı Sercan Bahadır, Türkiye ve Birleşik Krallık arasındaki ticaretin hangi yönde gelişeceğine dair görüşlerini paylaştı. 


Ticaret Bakanlığı Londra
Ticaret Başmüşaviri
Hasan Murat Özsoy

Ticaret Bakanlığı Londra Ticaret Başmüşaviri Hasan Murat Özsoy, Birleşik Krallık’ın ekonomik görünümü hakkında ayrıntılı bir sunum yaptı. Birleşik Krallık ekonomisinin 2020’de yüzde 10’luk daraldığını ve 633.2 milyar dolar toplam ihracat yaptığını belirten Özsoy, Türkiye’nin Birleşik Krallık pazarında 14. sırada yer aldığını anlattı. Özsoy, Birleşik Krallık’ın, Türkiye’nin en çok dış ticaret fazlası verdiği ülke olduğunu dile getirdi. 


Türkiye’de İngiliz Ticaret Odası
Başkanı Christopher Gaunt

Türkiye’de İngiliz Ticaret Odası Başkanı Christopher Gaunt, kendi odalarının 1887’de kurulduğunu ve yurt dışındaki ikinci kurulan oda olduğunu söyledi. Pandemi sonrası yeni normal döneminde e-ticaretin çok önem kazanacağı farklı bir dünya olacağını belirten Gaunt, iki ülkenin yenilenebilir enerji gibi konularda birlikte çalışarak iyi bir sinerji yakalayabileceğini kaydetti. Türkiye’nin müteahhitlik konusundaki yetkinliğinden faydalanmak istediklerine değinen Gaunt, Türkiye’nin otomotivde güçlü bir ülke olduğunu ve elektrikli araç üretmek için çalıştığını belirterek Birleşik Krallık’ın araç baterisi üretiminde Türkiye ile çalışmak istediğini anlattı. 


DEİK Türkiye-Birleşik Krallık
İş Konseyi Yürütme Kurulu
Üyesi ve Ford Otosan
Resmi İlişkiler Direktörü
Sinan Ayhan

DEİK Türkiye-Birleşik Krallık İş Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi ve Ford Otosan Resmi İlişkiler Direktörü Sinan Ayhan ise müzakerelerin çok hızlı tamamlandığını söyledi. Geçtiğimiz yılı belirsizlikle geçirdiklerini kaydeden Ayhan, iki tarafın da irade sahibi olması sayesinde kesinti olmadan ticaretin devam ettiğini ifade etti. Anlaşma ile iki ülke arasındaki ticarete menşe sisteminin girdiğini belirten Ayhan, özellikle sanayinin tedariki için tehdit olduğunu anlattı. Türkiye’nin müzakerelere dahil olmadığı için bu sorunların yaşandığına dikkat çeken Ayhan, en makul çözümün mevcut Gümrük Birliği Anlaşması’nın güncellenmesi olduğunu ekledi. 


Gima UK Ltd. Direktörü
Vehbi Keleş

Gima UK Ltd. Direktörü Vehbi Keleş ise anlaşmanın genişletilmesini beklediklerini söyledi. Yeni anlaşma ile pek çok üründen alınan ücretlerin kaldırılması gerektiğine işaret eden Keleş, Türkiye’nin global markalara yatırım yapması gerektiğini ifade etti. Türk ürünlerinin Birleşik Krallık’ta etnik marka altında değerlendirildiğine değinen Keleş yaratılacak global markalar ile Birleşik Krallık ve dünya pazarında etkin olabileceklerini dile getirdi. 


EY Türkiye Vergi Hizmetleri
Şirket Ortağı
Sercan Bahadır

EY Türkiye Vergi Hizmetleri Şirket Ortağı Sercan Bahadır ise Birleşik Krallık ile ticarette nelerin değiştiğine dair kapsamlı bir sunum yaptı. Bahadır, anlaşmanın çok hızlı imzalandığı için anlaşmanın menşe konusuyla ilgili bilgiye sonradan sahip olabildiklerini söyledi. Bahadır, uygulamada teminat konusunda sorunlar yaşandığını anlattı. Anlaşmanın mevcut düzeni koruduğunu belirten Bahadır, müzakerelerde masada olmalarının önemini aktardı. 

Konuşmaların ardından izleyicilerden gelen sorular panel katılımcıları tarafından yanıtlandı. 

Post-Brexit & Türkiye – Birleşik Krallık Serbest Ticaret Anlaşması Sunum Attach Londra Ticaret Müşavirliği Sunum Attach