Diğer Haberler

İSO, Tekstil Sektöründe Sürdürülebilirlik Stratejileri Web Semineri Düzenledi

02.02.2021
Diğer Haberler

İstanbul Sanayi Odası (İSO), tekstil sektöründe sürdürülebilirlik konusunda atılacak adımları tartışmak amacıyla bir web semineri düzenledi. İSO Yönetim Kurulu Üyesi Vehbi Canpolat’ın başkanlığında yapılan Tekstil Sektöründe Sürdürülebilirlik Stratejileri web seminerine tekstil sektöründen çok sayıda sanayici ve iş insanı katıldı.

Açılışta konuşan İSO Yönetim Kurulu Üyesi Vehbi Canpolat, Avrupa Birliği tarihinin belki de en kapsamlı dönüşüm planı Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı’nın ticaretin de şartlarını değiştirdiğini söyledi. 2050 yılında Karbon Nötr olmayı hedefleyen Avrupa Birliği’nin, bu hedefe ulaşmak için etkin bir karbon fiyatlama sistemini hayata geçirmeye hazırlandığını belirten Canpolat, küreselde 1.9 trilyon, AB’de 500 milyar doları bulan tekstil, hazır giyim, ayakkabı gruplarından oluşan moda pazarının karbon ayak izini daha fazla düşürmesi gerekeceğini dile getirdi.

Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın Türkiye için bir risk olduğu kadar, sürdürülebilir kalkınmayı hedefleyen bir dönüşümün aracı olabilecek yepyeni bir fırsat da olabileceğine dikkat çeken Canpolat, Sınırda Karbon Düzenlemesi altında AB’ye ödenecek tutarların bir karbon fiyatlama sistemi kurularak Türkiye’de sektörlerin dönüşümü için kullanılmasının, halihazırda farklı isimlerle çevre koruma amacıyla alınan vergilerin de bu amaçla kullanılmasının mümkün olduğuna işaret etti.

Bu çerçevede, Türkiye’deki firmalar için “yeşil üretimi” destekleyen bir programın başlatılması ve yeşil üretim koşullarına uyum için firmaların gerçekleştireceği harcama ve yatırımların desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Canpolat böylece, Avrupa Birliği başta olmak üzere dünyada hızlanan yeşil dönüşüm sürecine Türk sanayisinin adaptasyonunun hızla gerçekleşebileceğini ve Türkiye’nin rekabetçi yeni ticaret yarışında hak ettiği yere ulaşabileceğini anlattı.

Tekstil sektörünün, üretim ve tüketimden kaynaklanan çevresel ve iklim baskılarını azaltırken bir taraftan da ekonomik ve sosyal faydayı sürdürebilmesi için “döngüsel ekonomi”ye sistematik bir şekilde geçmesinin artık kritik öneme sahip bir konu olduğunu belirten Canpolat, “Sektörümüzün sürdürülebilirlik noktasında atacağı birçok adım olduğunu görüyoruz. Enerji verimliliğine ve yenilenebilir enerjiye yatırım yapmak, ürün başına kullanılan su miktarını azaltmak, üretimde sıfır atık uygulamalarını hayata geçirmek, ürün başına tehlikeli atık miktarını azaltmak, ambalaj malzemelerinde geri dönüştürülmüş malzeme miktarını artırmak ve buna benzer birçok uygulama firmalarımızın karbon ayak izini azaltacak atılımlar olacaktır. Kritik olan bu adımlarımızı, firmalarımızın kurumsal stratejilerine entegre ederek ölçümlemek ve özellikle birlikte iş yaptığımız ticari partnerlerimiz veya tüketicilerimiz nezdinde markamıza bir değer katmak olduğuna inanıyoruz” dedi.

Sonrasında Tekstil Sektörü Özelinde AB Yeşil Mutabakatı başlıklı bir panel düzenlendi. Panelde, Ticaret Bakanlığı Uluslararası Anlaşmalar ve AB Genel Müdürlüğü Tek Pazar, Rekabet ve Teknik Mevzuat Uyum Daire Başkanı Mehmet Ergünal, AB Yeşil Mutabakatı’nın ayrıntıları ve tekstil sektörünü nasıl etkileyeceği konusunda bir sunum yaptı. Ergünal, iklim değişikliği, temiz ekonomik ve güvenli enerji, sanayi stratejisi ve döngüsel ekonomik eylem planı, ulaştırma, finansman/yatırım ve devlet yardımları ve diplomasi alanında AB’nin politikalar belirlediğini kaydetti. Ergünal, Sınırda Karbon Düzenlemesi’nin doğuracağı sonuçlar hakkında bilgiler verdi. Ergünal, Avrupa Birliği’nin 2050 yılında karbon nötr kıta olma hedefi yolunda tüm politika alanlarını gözden geçirdiğinin altını çizdi.

Uluslararası Markaların Sürdürülebilir Tedarik Uygulamaları başlığında konuşan Orbit Consulting İcra Kurulu Üyesi Bikem Kanık, markaların sürdürülebilirlik konusunda ne gibi adımlar atabileceğini anlattı.

1970 yılından bu yana dünyadaki kaynakların tüketilerek yerine konamadığını belirten Kanık, tekstilin petrolden sonra en büyük kirletici ikinci sektör olduğunu söyledi. Şeffaflık ve izlenebilirlik kavramlarının sürdürülebilirlik konusunda çok önemli iki kavram olacağına değinen Kanık, sektörün çevreci tasarımlara ihtiyaç duyacağını anlattı. Kanık, lider markaların tekstil endüstrisine örnek olma misyonu olduğunu ekledi.

Türkiye Çevre Etiketi Sistemi Tekstil Sektörü Uygulamaları başlığında konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ÇED, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü Çevre Yönetim Sistemi ve Çevre Etiketi Şube Müdür Vekili E. Kaan Moralı, Yeşil Aklama konusunda bilgiler verdi. Çevre etiketi uygulamasının geçmişten bugüne nasıl evrildiğini açıklayan Moralı, tekstildeki üretim sürecinde çevre kriterlerinin neler olduğunu ayrıntılı biçimde anlattı. Moralı, Türkiye’nin bu süreçte Küresel Eko Etiket Ağı’na üye olduğunu ekledi.

Tekstil Sektörüne Yönelik Standart ve Sertifikasyonlar başlığında ise Ekoteks Laboratuvarı Teknik Müdürü Sevim Atmaca, sertifikasyon süreçleri hakkında konuştu. Sertifikaların bazısının gönüllü bazısının ise zorunlu olduğunu ifade eden Atmaca, tekstil sektöründe 100’den fazla ekolojik etiketin mevcut olduğunu dile getirdi.

Konuşmaların ardından dinleyicilerden gelen sorular katılımcılar tarafından yanıtlandı.