< Previous48 EYLÜL 2020 MERCEK Atık YönetimiİSO SANAYİ 49 İYİ BİR ATIK YÖNETİMİ Türkiye’de geri dönüştürülebilir atıkların değeri 15 milyar TL’nin üzerinde gerçekleştiriliyor. Kamunun bunu yapmak için harcadığı para ise 1,5 milyon TL. Türkiye’deki çöpün yüzde 14.4’ünü ambalaj atıkları oluşturuyor. Atık sektöründeki 4 milyar dolarlık kapasite değerlendirilmeyi bekliyor. Atık yönetimi çalışmalarında Avrupa Birliği ülkeleri başı çekerken, Türkiye’nin bu konuda alacağı yol daha çok. Sektörün önde gelen uzmanları, Türkiye’nin iyi bir atık yönetimiyle ekonomiye yeni bir kazanç sağlanabileceğini belirtiyor. HEM İSTİHDAMA HEM DE BÜTÇEYE KATKI YAPAR 50 EYLÜL 2020 MERCEK Atık Yönetimi G eri dönüşüm sektörünün temelleri döngüsel ekonominin kalkınmadaki öneminin anlaşılması ile atıldı. Öte taraftan geri dönüşümle negatif etkileri azaltılan çevre kirliliği, uluslararası arenanın en büyük sorunu olmaya devam ediyor. Atık kaynaklı çevresel ve ekonomik sorunlar, ülke yönetimlerini daha fazla geri dönüşüm yapmaya yönlendiriyor. Günümüzde geri dönüşüm sektörü, ana sanayi sektörlerinin vazgeçilmez bir tedarikçisi konumunda olup, artık tüm dünya atıklara ucuz ham madde gözüyle bakıyor. Türkiye 82 milyonun üzerinde nüfusu ile Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) en büyük sekizinci ve en hızlı büyüyen ekonomileri içinde yer alıyor. Çevre Mühendisleri Odası’nın hazırladığı bir rapora göre; atıkların ham madde olarak kullanılması ile hurda kağıdın tekrar kağıt imalatında kullanılması hava kirliliğini yüzde 74-94, su kirliliğini yüzde 35, su kullanımını ise yüzde 45 azaltıyor. Plastiği geri dönüştürmek, ham maddelerinden plastik üretmekten yüzde 80-90 daha az enerji tüketimi sağlıyor. Araştırmalara göre atık camın geri kazanılmasıyla yüzde 25 enerji tüketiminde azalma, yüzde 20 hava kirliliğinde azalma, yüzde 80 maden atığında azalma ve yüzde 50 de su tüketiminde azalma sağlanabiliyor. Türkiye’de kentsel atıkların yaklaşık yüzde 90’ı düzenli depolamaya gidiyor, ancak küçük bir miktarı geri kazanılıyor. Bu nedenle kapsamlı bir atık yönetimi politikası belirlenmeli ve kentsel katı atıkların kaynağında ayrı toplanması teşvik edilmeli. Türkiye, atık ve geri dönüşüm sektöründe 3 milyar euro ciro payına sahip… Eurostat’ın açıkladığı bir rapora göre Avrupa Birliği, Döngüsel Ekonomi Paketi hedefleriyle 2035 yılında ekonomide yüzde 8’lik yani 600 milyar euro tasarruf yapmayı hedefliyor. Bu konuda dünyadaki en iyi örnekler arasında Hollanda yer alıyor. Hollanda katı atık yönetiminde toplanan çöplerin sadece yüzde 2’lik bir oranı toprak altında depolanmakta, yüzde 33’ü yakılmakta geri kalan yüzde 65’lik bölüm ise geri kazanımda girdi olarak kullanılıyor. 2023’TE ATIĞIN YÜZDE 35’İNİN GERİ KAZANIMLA DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HEDEFLENİYOR Geri dönüşüm sektörü için orta ve uzun vade hedefler belirlenmesi önem taşıyor. 2023 yılında oluşan atığın; yüzde 35’inin geri kazanım, yüzde 65’ inin düzenli İSO SANAYİ 51 depolama yönetimi ile bertaraf edilmesi hedefleniyor. Bu amaçla Ulusal Atık Yönetimi ve Eylem Planı’nda belirlenen hedefler şöyle sıralanıyor: “2014 yılında yüzde 5,3 olan kaynağında ayrı toplanan ambalaj atığı oranını 2023 yılında yüzde 12’ye, 2014 yılında yüzde 0,2 olan belediye atıklarının biyolojik yöntemler ile geri kazanım oranını 2023 yılında yüzde 4’e, 2014 yılında yüzde 5,4 olan belediye atıklarının mekanik biyolojik prosesler ile geri kazanım oranını 2023 yılında yüzde 11’e, 2014 yılında yüzde 0,3 olan belediye atıklarının termal yöntemler ile geri kazanım oranını 2023 yılında yüzde 8’e yükseltmek, 2014 yılında yüzde 88,7 olan belediye atıklarının depolama yöntemi ile bertaraf oranını ise 2023 yılında yüzde 65’e düşürmek gerekiyor. Vahşi döküm sahalarının rehabilite edilmesi lazım. İnşaat yıkıntı atıkları ve hafriyat toprağı yönetiminin ülke genelinde yaygınlaşması sağlanmalı. Özel atıkların yönetiminde toplama ve geri kazanım verimi arttırılmalı. Tehlikeli atıkların geri kazanım ve bertarafı için ilave tesis yatırımlarının artırılması hedefleniyor.” TEŞVİK POLİTİKALARI ÖNEMLİ Atık oluşumu ve yönetimi penceresinden baktığımızda; Türkiye’de oluşan evsel nitelikteki atıkların yüzde 80’inin, endüstriyel nitelikteki atıkların ise yüzde 90’a yakının yine birinci ve ikinci bölgelerde oluştuğunu görüyoruz. Çevresel açıdan ele alındığında kalkınmışlık seviyesi yüksek olan illerde atık yönetimi sorunlarının daha yoğun olduğu ve buralarda geri dönüşüm sektörüne yönelik teşvik unsurlarının yüksek öncelikli bölgeler kategorisinde ele alınması gerekliliği ortaya çıkıyor. Teşvik unsurlarının önemli bir kısmı, yatırım geri dönüşüm sektörünün çoğunluğunun birinci ve ikinci bölgelerde yer alıyor olması sebebiyle sektör temsilcileri tarafından kullanılmadığı ifade ediliyor. ETKİLİ ATIK YÖNETİMİYLE İSTİHDAM ARTIRILACAK Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın verilerine 52 EYLÜL 2020 MERCEK Atık Yönetimi göre, 2018 yılında atık sektöründe 60 bin kişi istihdam edilirken ekonomiye yaklaşık 3,5 milyar TL katkı sağlandı. 2023 yılında istihdam sayısının 100 bin, ekonomik katkının yaklaşık 10 milyar TL olması hedefleniyor. Bu rakamlar ancak etkili atık yönetimi ile artabilecek. Türkiye üretimde kullandığı ham maddelerin çoğunu ithal ediyor. Atıklarımızı doğru değerlendirdiğimizde ekonomik anlamda büyük katkılar sağlayarak dışa bağımlılığımızı azaltabiliriz. Üretimde kullandığımız ikincil ham madde oranını artırarak, ham madde ithalatını azaltabilir, dış ticaret açığını düşürebiliriz. Atık yönetimi ve geri dönüşüm konusunda yeni açılımlar; imalat, istihdam ve ihracat artışıyla ülkemizdeki gelişmelere katkı sağlayacak. Kullandığımız birçok maddenin geri dönüşüm ile tekrar kullanılabilir hale gelmesi, hem doğal kaynaklarımızın korunması hem de sürdürülebilir bir ekonomi için büyük önem taşıyor. Atıklarımızın büyük çoğunluğu geri dönüştürülebilir. Değerlendirilmeyen her atığın ülkemize döviz kaybı olarak geri döndüğünü unutmamak gerekiyor. Cam, kağıt, alüminyum, plastik, pil, motor yağı, akümülatör, beton, organik ve elektronik atıklar gibi birçok madde aslında atık değil geri kazanabileceğimiz ürünler. Bunların geri dönüşümü önemli bir tasarrufu da beraberinde getiriyor. Bir taraftan geri dönüşüm ile ürettiğimiz ikincil ham madde kullanımı ile ham madde ithalatını azaltarak, bir taraftan da üretim sürecinde ikincil ham madde kullanımı sayesinde daha az enerji kullanarak kazançlı olabiliriz. SANAYİCİ İÇİN YENİ ÇEVRE KANUNU ÖNEMLİ Çevrenin korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi ve giderilmesi için uyulması zorunlu standartları belirleyen Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifinin 29 Kasım 2018 tarihinde TBMM Genel Kurulu’nda görüşülerek kabul edilmesinin ardından, söz konusu kanun Polonya %21 Estonya %20 Güney Kıbrıs RY %20 Portekiz %19 Yunanistan %18 Çek Cumhuriyeti %16 Malta %13 Letonya %9 Slovakya %9 Litvanya %5 Hırvatistan %4 Romanya %1 %1Türkiye Yüzde 50’nin üzerindeki ülkeler % 63 Almanya Avusturya % 51 Hollanda Belçika % 58 % 51 % 62İSO SANAYİ 53 2011 38 38 38 38 2012 40 40 40 40 2013 42 42 42 42 2014 44 44 44 44 2015 48 48 48 48 2016 52 52 52 52 2017 54 54 54 54 2018 56 56 56 56 2019 58 58 58 58 2020 60 60 60 60 Yıllar Cam Plastik Metal Kağıt/ Karton Malzemeye Göre Yıllık Geri Kazanım Hedefleri (%) KAYNAK: Geri Dönüşümcüler Konfederasyonu 10 Aralık 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak 1 Ocak 2019 tarihinde yürürlüğe girdi. Yeni kanun çerçevesinde çevre kirliliğinin önlenmesi ve giderilmesi için uyulması zorunlu standartlar ile vergi, harç, katılma payı, plastik poşet ve plastik ambalaj kullanımının azaltılması, depozito uygulaması, emisyon ücreti, geri kazanım katılım payı, kirletme bedeli ve kirliliğin önlenmesine yönelik teminat alınması ile ekonomik araçlar ile teşviklerin nasıl kullanılacağı esasa bağlanıyor. Yeni kanun çevre yönetiminden çok çevre koruma önlemlerinin finansmanına odaklanıyor ve sanayiciler açısından da önemli yenilikler getiriyor. Bunun sinyali de ilk değişikliğin yapıldığı ilkeler maddesinde veriliyor. Çevrenin korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi ve giderilmesi için kullanılan ekonomik araçlara geri kazanım katılım payı, plastik poşet ve plastik ambalaj kullanımının azaltılması, bir başka deyimle yeni yılın ilk günü ile birlikte hayatımıza giren ve kanunun PlastikElektronik Metal54 EYLÜL 2020 MERCEK Atık Yönetimi en çok konuşulan uygulaması olarak tartışma yaratan plastik poşetlerin ücretlendirilmesi, depozito uygulaması getiriliyor. Fon yaratma araçları bununla da sınırlı değil. Halihazırda her yıl Vergi Usul Kanunu’nca artırılan ceza miktarları da yeni kanun ile birlikte artırılıyor. POŞET KULLANIM MİKTARI HIZLA AZALIYOR Plastik poşetler 1 Ocak 2019 itibarıyla tanesi 25 kuruş olarak satılmaya başladı. Avrupa’da ücretli poşet uygulamaları 2000 yılından bu yana adım adım uygulamaya geçti ve uygulama sonuçları oldukça çarpıcı. Bugün kişi başına yıllık plastik poşet kullanımı miktarının en düşük olduğu ülkeler dört poşetle Danimarka ve Finlandiya olurken, plastik poşet kullanımının 2002’de vergilendirildiği İrlanda’da bu rakamın 328’den 18’e gerilemesi dikkati çekiyor. Almanya’da 2016’da kişi başına yıllık 45 poşet kullanılırken ücretli poşet uygulamasıyla bu rakam 2017’de 29’a düştü. İngiltere’de ücretli poşet uygulamasına geçilmeden önce yılda kişi başına 140 olan plastik poşet tüketimi, geçen yıl sonunda 19 adete geriledi. Yunanistan’da da uygulamanın yürürlüğe girdiği 2018’de bir önceki yıla göre poşet kullanımında yüzde 85 düşüş gerçekleşti. Ülkemizdeki kısa süreli uygulama poşet kullanımının azaldığını gösteriyor, aynı ivmeyle devam eder mi zaman gösterecek. Özellikle belediyelerin sorumluluğundaki meskenlerde kaynakta ayrı toplamaya, kağıt-karton, plastik, cam, organik atığın ayrı toplanması, ilişkin sistemi etkin olarak kuramazsak bu çabaların değerini bulacağını söylemek zor görünüyor. Henüz toplanan bu geri kazanım bedellerinin nasıl kullanılacağına ilişkin mevzuat yayımlanmadı. Bu sebeple birçok soru işareti cevap bulmayı bekliyor. Tabii satış noktalarına kalan bedelin kullanım amacına uygun olarak tüketiciyi bilgilendirmek için harcandığının çok iyi denetlenmesi gerekiyor. GERİ KAZANIM KATILIM PAYI ALINACAK Sektör temsilcilerinin dile getirdiği gibi, ambalaj, lastik, pil, akü, madeni ve bitkisel yağ, elektrikli ve elektronik eşya ve ilaçlarda ürün başına “geri kazanım katılım payı” alınacak. Yeni bir vergi anlamına gelen bu pay, ürünleri üreten sektörler için maliyet artışına sebep olacak. Bu bağlamda çevre koruma konusundaki maliyetin sadece sanayi tarafına yüklenmiş olduğu söylenerek bunun adil olmadığı dile getiriliyor. Çünkü bu kanun da ambalaj poşetine ücret ödenmesi dışında hane halkına bir yükümlülük getirmiyor. Bugün Avrupa’nın birçok ülkesinde meskenlerin atıkları ağırlık üzerinden vergilendirilerek toplanıyor. Bizim ülkemizde siz atığınızı kaynakta ayrı toplasanız bile belediyeler onları aynı çöp kamyonu ile toplayıp aynı atık sahasına götürüyor. Özetle belediyelerin kurması gereken ama yıllardır kurulamayan sistemin finans kaynağı da sanayi olarak görülüyor. Sıfır atık sistemi kuran belediyelerin bu fondan teşvik edileceği yeni Çevre Kanun’da net olarak ortaya konuluyor. Biyoatık Plastik Cam Metal %0,43 %17,28 %1,37 %3,38 %5.86 %8,11 Yanabilir Evsel Tehlikeli Atık %8,03 %55,54İSO SANAYİ 55 SIFIR ATIK UYGULAMASIYLA İSRAFIN ÖNÜNE GEÇİLEBİLİR Kaynakta ayrı toplama sorununun çözümü için her kesime önemli görevler düşüyor. Genel anlamada üretici, birey ve belediyeler üzerinden yapılan bu değerlendirmeye “geri kazanım sektörü”nün ilave edilmesi gerektiği de dile getiriliyor. Bu sektörün gelişmesi için teşvik verilmesinin de çok önemli olduğu üzerinde duruluyor. Çünkü tek tek firmaların geri kazanım tesisi kurmasının beklenemeyeceği ancak atığın veya yan ürünün tekrar kullanılmasına yönelik AR-GE çalışmaları da dahil sanayi teşvik edilirse atık ham maddeye dönüşeceği için toplama sistemlerinin kurulmasında, atıkların üretime katılmasında itici güç olacağı dile getiriliyor. Kanunda da telaffuz edilen “Sıfır Atık” yönetmeliği 12 Temmuz 2019 tarihinde yayımlandı. “Sıfır Atık”; israfın önlenmesini, kaynakların daha verimli kullanılmasını, atık oluşum sebeplerinin gözden geçirilerek atık oluşumunun engellenmesi veya minimize edilmesi, atığın oluşması durumunda ise kaynağında ayrı toplanması ve geri kazanımının sağlanmasını kapsayan atık yönetim felsefesi olarak tanımlanan bir hedef. Sektörün öncelikli sorunu kayıt dışılık… Atık sektörünün verimli hale gelebilmesi için düzenli bir yapılanmaya ve denetime ihtiyaç var. Hukuki boşlukların doldurulması, idari ve cezai tedbirler caydırıcı hale getirilmesi gerektiği belirtiliyor. Merkezi bütçeden ciddi kaynakların ayrılması önerilirken, sektörün güçlenmesine devlet katkısının şart olduğu vurgulanıyor. MEVZUATLAR YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLMELİ Geri dönüşüm sektöründe AB’ye uyum çerçevesinde mevzuatlar yeniden gözden geçiriliyor. Bu uyum sürecinde Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yatırım miktarı da 60 milyar euro olarak öngörülüyor. Türkiye’de geri dönüşüm malzemeleri bazı alanlarda yüzde 2, bazı alanlarda ise yüzde 8 seviyesinde işlem görüyor. Sektördeki hedef ise bu oranları yüzde 20’lerin üzerine çıkarabilmek… Atık yönetimi konusunda gerek depolama alanlarının rehabilite edilmesi, gerekse yenilerinin kurulması için yüksek yatırım maliyetleri gerektiğine dikkat çeken sektör temsilcileri, bu maliyetlerin karşılanmasına yönelik bir kaynak planlaması yapılmasını istiyor. Verilen bilgiye göre, AB çevre direktiflerine uyum amacıyla Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yatırım miktarı, Bakanlıkça yaptırılan çalışmada 60 milyar euro olarak hesaplanıyor. Finansman ihtiyacının karşılanmasında, ulusal ve uluslararası finans kaynaklarından etkin bir şekilde yararlanılmasının büyük önem taşıdığı belirtiliyor. Sektör temsilcileri, bu noktada AB fonlarından yararlanılmasını sağlayacak stratejiler oluşturulması gerekliliğine işaret ediyor.26. GRUP K ağıt ve Kağıt Ürünleri Sanayii Meslek Komitesi’ne üye firmalar kağıt ve mukavva imalatı gerçekleştiriyor. Kağıt veya mukavvadan koli, kutu ve benzeri muhafazaların imalatını da yapan 26. Grup üyeleri, oluklu kağıt ve oluklu mukavva ve etiket de imal ediyor. İSO’da 467 üye ile temsil edilen 26. Grup Kağıt ve Kağıt Ürünleri Sanayii’nin üye sayısı ise yedi kişi. 26. Grup, İSO Meclisi’ne üç üye gönderiyor. İSO Meclis Üyeleri, M. Nuri Görenoğlu, Naim Kızılkale ve Süleyman Ertem’den oluşuyor. Başkanlığını M. Nuri Görenoğlu’nun yaptığı Kağıt ve Kağıt Ürünleri Sanayii Meslek Komitesi’nde şu temsilciler yer alıyor: 56 EYLÜL 2020 26. Grup Kağıt ve Kağıt Ürünleri Sanayii Meslek Komitesi’nden sektörün gündeminde olan konu başlıkları ve yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi aldık. M. NURİ GÖRENOĞLU MİZAN OLUKLU MUKAVVA VE AMBALAJ SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ Meclis Üyesi / Meslek Komitesi Başkanı NAİM KIZILKALE HUZUR OLUKLU MUKAVVA VE AMBALAJ SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ Meclis Üyesi BURHAN ÖZDEMİR OMAKS AJANS VE MATBAACILIK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ Meslek Komitesi Başkan Yardımcısı SÜLEYMAN ERTEM TEM OFSET MATBAACILIK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ Meclis Üyesi BAKİ ATİLLA CÖMERT CÖMERTLER MATBAACILIK SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ Meslek Komitesi Üyesi AMİR SAYER FRİMPEKS KİMYA VE ETİKET SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ Meslek Komitesi Üyesi MURAT KAYHAN URAL DÖNKASAN DÖNÜŞTÜRÜLEN ATIK KAĞIT SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ Meslek Komitesi ÜyesiMESLEK KOMİTELERİ İSO SANAYİ 57 M. Nuri Görenoğlu Meclis Üyesi / Meslek Komitesi Başkanı MİZAN OLUKLU MUKAVVA VE AMBALAJ SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ Türkiye orman fakiri bir ülke olduğu için, birincil elyafı üretme kapasitemiz çok düşük. Bu nedenle selülozu ithal ediyoruz. İthal ettiğimiz ülkeler de daha çok kuzey bandında, orta ekvator kuşağında olan orman zengini ülkeler. Bunun dışında mesela Fransa, İtalya, Almanya gibi ülkeler bizim gibi geri dönüşümden kağıt üretiyor. Geri dönüşümden üretilen kağıtlar nerede kullanılıyor? Daha çok ambalajda kullanılıyor. Ambalajın da oluklu mukavva ambalaj türünde kullanılıyor. Oluklu mukavva ise buradan üretilir, sonunda koli haline dönüşür. Koliyi kim kullanır? Pizzacı kullanır, hazır giyim ihracatçısı kullanır, madeni eşya üreticisi kullanır, oyuncakçı kullanır. Geçen yıl Türkiye’de aşağı yukarı 2 milyon 200 bin ton oluklu mukavva koli üretildi. Pandemi sürecinde oluklu mukavvada kısmen bir gerileme oldu ama diğer işkolları kadar gerileme kaydetmedi. Çünkü insanlar panik içinde gıda ve temizlik malzemeleri stoklamaya başladı. Ayrıca insanlar evlerinde oturdukları için internetten kitap siparişi verdi. Bunların hepsi oluklu mukavva kolilerin içinde taşındı. Çevre anlamında bizim sektörümüz atık oluşturmuyor. Aslında atıkları toplayamama bizim için bir sorun. Sektörümüz çevresel kirlilik, kalıcı kirlilik, yok edilebilen bir kirlilik oluşturmuyor. Naim Kızılkale Meclis Üyesi HUZUR OLUKLU MUKAVVA VE AMBALAJ SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ İçinden geçtiğimiz kriz dönemindeki yüksek fiyat artışları, yüksek fiyat düşüşleri ve bunların oluşturduğu dengesizlikler sektörü ciddi anlamda etkiliyor. Oluklu mukavva sektörü olarak gelişime açık bir sektörüz. Yaptığımız çalışmalar ve ürettiğimiz ürünler anlamında Türkiye’de hala gelişim potansiyeli olan bir sektörüz. Türkiye’de ekonominin genel gidişatına ve gelişimine paralel şekilde ona ayak uydurabiliyoruz. Daha fazla ürünün talep edilmesi ve satılması, bunların konulduğu ambalaj ve bizim gibi oluklu mukavva sektörünü olumlu şekilde etkiliyor. Next >