< PreviousMISIR ÜLKE GÜNÜ ETKİNLİĞİ DÜZENLENDİ İSTANBUL SANAYİ ODASI TARAFINDAN altında olan bu ticaret hacminin en önemli nedenlerinden birinin uygulanan korumacı politikalar olduğunu kaydetti. Mısır’ın Ekim 2021 tarihi itibarıyla Gönderi Ön Kontrol Bilgi Deklarasyon Sistemi (ACID) uygulamasına geçtiğini hatırlatan Yelken, Türkiye’deki tek pencere sistemine benzeyen sistem kapsamında ithalat işlemlerini kolaylaştırmayı amaçlayan uygulamada hali hazırda birçok belirsizliğin yer aldığına dikkat çekti. Üye firmaların uygulama esnasında birçok sıkıntı yaşadığını belirttiklerinin bilgisini veren Yelken, ihracat belgelerinin ithalatçıya gönderildiği sistem üzerinden eklenen her belge için ücret ödendiğini ve bunun da firmalara ek maliyet getirdiğini sözlerine ekledi. Ticaretlerini yavaşlatan diğer bir hususun da vize konusu olduğunu işaret eden Yelken, vize süreçlerindeki belirsizliklerin iş insanlarının ticari amaçlı seyahatlerini sıkıntıya soktuğunu ve iş süreçlerinde İ stanbul Sanayi Odası (İSO), bölgesinin önemli ülkelerinden Mısır’daki yatırım ve iş fırsatlarını Türk sanayici ve iş insanlarına tanıtabilmek amacıyla, 1 Mart 2022 tarihinde Mısır Ülke Günü & Ticaret ve Yatırım Fırsatları Semineri düzenledi. Video konferans yöntemiyle yapılan ve İSO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Bekir Yelken’in ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğe Mısır Arap Cumhuriyeti Ticari Konsolosu Dr. Marwa Farghali de katıldı. Etkinlikte bölgedeki fırsatları değerlendirmek isteyen çok sayıda sanayici ve iş insanı yer aldı. Etkinliğin açılışında konuşan İSO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Bekir Yelken, coğrafi yakınlıktan öte kendileriyle aynı kültüre sahip olan Mısır’ın Türkiye’nin Batı Afrika’daki en önemli partnerlerinden biri olduğunu söyledi. Yelken, Mısır’ın ayrıca 100 milyonu aşan nüfusu, stratejik ticaret yolları ve farklı iş kollarının Orta Doğu’daki merkezi olması ile bölgenin en kritik ekonomilerinden olduğunu anlattı. BEKİR YELKEN: “KORUMACI POLİTİKALAR SEBEBİYLE TİCARET HACMİ, POTANSİYELİN ALTINDA” 2020 yılında, Türkiye Mısır’dan 1.7 milyar dolar ithalat gerçekleştirirken, Mısır’a ihracatlarının 3.1 milyar dolar civarında olduğunu aktaran Yelken, potansiyelinin çok 78 NİSAN 2022gecikmelere yol açtığını belirtti. DR. MARWA FARGHALİ: “MÜHENDİSLİK, İLAÇ VE İNŞAAT GİBİ SEKTÖRLER TÜRK YATIRIMCISINI BEKLİYOR” Açılışta konuşan Mısır Arap Cumhuriyeti Ticari Konsolosu Dr. Marwa Farghali ise Mısır’ın pek çok serbest ticaret anlaşmasının tarafı olduğunu ve bu anlaşmalar sayesinde 1.5 milyar tüketiciye doğrudan ulaşabildiğini söyledi. Farghali, Mısır pazarı ile ilgili ülkenin erişebildiği pazarlarla birlikte değerlendirilmesi gerektiğini aktardı. Türk yatırımcıların Mısır’daki yatırımlarının daha çok tekstil sektörü ile ilgili olduğunu anlatan Farghali, mühendislik, ilaç ve inşaat gibi sektörlere de Türk yatırımcısını beklediklerini bildirdi. Sonrasında Mısır’da Ticaret, İş Birliği ve Yatırım Fırsatları başlıklı bir panel yapıldı. Panelde Ticaret Bakanlığı Kahire Ticaret Müşaviri Hakan Atay, Ticaret Bakanlığı Kahire Ticaret Müşavir Yardımcısı Atilla Yenigün ve Mısır Mühendislik Ticaret Konseyi Başkanı Sherif El- Sayyad Mısır ekonomisi ile ilgili bilgiler aktardı. Ticaret Bakanlığı Kahire Ticaret Müşaviri Hakan Atay, Mısır’ın ticaret hacminde Türkiye’nin ilk beş arasında yer aldığını söyledi. Bununla birlikte ticaret hacminin artırılması yönünde büyük bir potansiyel olduğunu belirten Atay, iki ülkenin coğrafi konumu ele alındığında bunun değerlendirilmesi gerektiğini anlattı. Ticaret Bakanlığı Kahire Ticaret Müşavir Yardımcısı Atilla Yenigün ise Mısır’ın 2021 yılında 71 milyar dolarlık ithalat yaptığını söyledi. Bunlar arasında ham petrol, buğday, çeşitli ilaçlar ve motorlu araçların öne çıktığını belirten Yenigün, Mısır’ın ihracatının ise 37.5 milyar dolar olduğunu sözlerine ekledi. Türkiye’nin en çok otomobil, sıcak sac, alüminyum ve inşaat malzemeleri ihraç ettiğini dile getiren Yenigün, Mısır’ın Türkiye’ye ise televizyon ve hafif yağlar ihraç ettiğini dile getirdi. Mısır Mühendislik Ticaret Konseyi Başkanı Sherif El- Sayyad da konseyin faaliyetleri ile ilgili bilgi verdi. El-Sayyad alıcılar için fuarlara katılım sağladıklarını ve ikili iş etkinlikleri düzenlediklerini belirterek KOBİ’lere destek olabilmek için masrafların konsey tarafından karşılandığını söyledi. Mısır’ın Afrika’ya açılan bir kapı olduğunu aktaran El- Sayyad, bu rolü benimsediklerini ve bu konuda ilerleme sağladıklarını anlattı. Ardından moderatörlüğünü İSO AB ve Uluslararası İlişkiler Şubesi Müdürü Mehmet Akif Meral’in yaptığı “Kahire’de İş Yapan Firmaların Deneyimleri” başlıklı bir panel düzenlendi. DEİK Türkiye- Mısır İş Konseyi Başkanı Mustafa Denizer, Hayat Holding Genel Sekreteri Osman Aksoy ve Yeşim Group CEO’su Selim Şankaya, Mısır pazarında yaşadıkları deneyimleri aktardı. Dinleyicilerden gelen sorular panelistler tarafından yanıtlandı. İSO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Bekir Yelken Mısır Arap Cumhuriyeti Ticari Konsolosu Dr. Marwa Farghali Ticaret Bakanlığı Kahire Ticaret Müşaviri Hakan Atay Ticaret Bakanlığı Kahire Ticaret Müşavir Yardımcısı Atilla Yenigün İSO SANAYİ 7980 l NİSAN 2022 ARAŞTIRMA Pazarlama Trendleri Deloitte 2022 Küresel Pazarlama Trendleri raporuyla, pandemi sonrası dünyada markaların nasıl başarıyla büyüyecekleri gözler önüne sunuluyor. Küresel ölçekte Türkiye’nin de dahil olduğu 19 ülkeden 11 bin 500 tüketicinin ve bin 99 üst düzey yöneticinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırmalar ile zenginleştirilen raporda, güveni geliştiren ve insan ihtiyaçlarını karşılayan müşteri deneyimlerinin tasarlanması ve büyüme için pazarlamanın itici güç olduğunun altı çiziliyor. DÜNYA MARKALARINI BAŞARIYA GÖTÜRENİSO SANAYİ 8182 NİSAN 2022 H em dijital hem fiziksel pazarlama kanallarının entegrasyonu konusunda gün geçtikçe taleple doğru orantılı bir artış meydana gelirken, oyunun kuralları da gün geçtikçe daha karmaşık hale geliyor. Müşteri yolculuğu konusunda geçmişin tortuları görülse de artık dünya markalarının başarıyla büyümek için çok daha yanıta ihtiyacı bulunuyor. Deloitte 2022 Küresel Pazarlama Trendleri raporu ise markalara bu serüvende yön vermek için yardımcı olacak önemli bir kılavuz değeri gösteriyor. Global ölçekli bir araştırma olarak Türkiye’nin aralarında bulunduğu 19 farklı ülkeden 11 bin 500 tüketicinin ve bin 99 üst düzey yöneticinin dahil olduğu araştırma, insanları gereksinimlerini karşılayan deneyimler tasarlayan ve güven tazeleyen markaların pazarlamadaki itici gücü bularak büyüdüğünü gözler önüne seriyor. Pazarlama ve müşteri deneyimi profesyonelleri ile üst düzey yöneticilere önümüzdeki dönemde ışık tutacak, insan, veri ve deneyimler başlıklarında ortaya konulan yedi trendi Deloitte, şöyle belirledi. 1- AMAÇ İLE BÜYÜMEK Hızlı büyüyen markalar salt fiyat ve kalite ile rekabet etmeyi bırakıp özgün ve karlılığın ötesine geçen bir amaçla var olduklarının taahhüdünü veriyor ve iletişimini yapıyor. İşletmelerin amacının en yüksek karın elde edilmesinden öteye geçmesi gerektiği beklentisi giderek daha yaygın hale geliyor. 2021 Edelman Güven Barometresi bulgularına göre tüketicilerin yüzde 68’i şirketleri değişime zorlayacak güce sahip olduklarına inanıyor, insanların yüzde 86’sı ise CEO’ların toplumsal sorunlarla ilgili görüş belirtmelerini bekliyor. Daha eşitlikçi bir dünya oluşturmak, net sıfır emisyona ulaşmak ya da tüketici gizliliğini korumak olsun, birçok işletme neden var olduklarını ve karlılık dışında nasıl bir etki bıraktıklarını farklı bir şekilde tanımlıyor. Çoğu için sahip oldukları “amaç” işlerinin büyük bir kısmını yönlendiriyor ve operasyonlarda dahi, arzunun ötesine geçerek, stratejik öncelik kazandırıyor. 2- KAPSAYICI PAZARLAMA Toplulukların artan çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık ihtiyaçlarına doğru yanıtı veremeyen organizasyonlar hem bugünün hem yarının müşterisini kaybetme riskiyle karşı karşıya. Yalnızca bir gün içinde, uyanık oldukları saat aralığında tüketiciler 10 bine kadar reklama maruz kalıyor. Tüketiciler ve özellikle en genç kuşaklar bu mesajlardan sadece ARAŞTIRMA Pazarlama Trendleri sezon sonu indirimiyle ilgili detaylardan fazlasını bekliyor. Bunun yerine bir markanın hem halka açık olarak hem de kamera arkasında çeşitliliği ve kapsayıcılığı destekleyip desteklemediğini sorguluyor. Bu odaklanma her geçen gün markalar için daha fazla önem kazanıyor. 3- AKILLI-YARATICI MOTORU GELİŞTİRMEK Pazarlama profesyonellerinin kültür hızında hareket eden bir yetenek modeline ihtiyacı var. Bu da yaratıcı ve analitik yetenek gruplarını çevik bir anlayış ile entegre etmekle ve dışarıdaki yeteneklerden yeni formlarda yararlanmayı başarmakla mümkün. Pazarlama bir zamanlar kreatiflerin alanı olarak bilinirdi fakat büyük veri ve yapay zekanın yükselmesi bu mesleğe olan talebi değiştirdi. Artık pazarlama profesyonelleri müşterileri hakkında en incelikli içgörüleri ortaya çıkarmayı ve marka mesajlarını onların günlük yaşantılarındaki bu anlarla bağdaştırmayı İSO SANAYİ 83 5- İNSAN ODAKLI VERİ DENEYİMİ TASARIMI Birinci taraf veri stratejisi tek başına yeterli değil. İnsan odaklı bir veri deneyimi tasarlamak, verilerinin kullanımını yararlı bulan ve ürkütücü bulan bireyler arasındaki ince dengeyi gözetmeyi de gerektiriyor. Bir alışveriş uygulaması indirdiğinizde ve gizlilik politikasını kabul ettiğinizde, ekranınızdaki simgenin arkasındaki şirket, hakkınızda, bankacılık işlemlerini nerede yaptığınız, çevrimiçi satın alma eğiliminiz ve ortalama internette gezinme süreniz gibi birçok şey öğrenilebilir. 6- HİBRİT DENEYİMİ GÜÇLENDİRMEK Markalar dijital ve yüz yüze ortamları içeren hibrit deneyimlerin dinamik ve bütüncül olmasını sağlayabilmek için insan odaklı tasarım ilkelerini benimsemeli. Hayatlarımız bir gecede fizikselden dijitale geçti ve asıl şaşırtıcı olan birçok marka söz konusu dijital deneyimleri sunmada üstün başarılar gösterdi. İnsanların doktorlarını görmeleri için haftalarca beklemeleri yerine, teletıp onlara 15 dakikalık bir sanal randevuyu hızlıca oluşturma imkanı verdi. Sayısız işletme uzaktan çalışmanın faydalarını gördü, bunu sürekli bir uygulama haline getirdi ve e-ticaret birincil alışveriş yöntemi olarak yükseldi. 7- MÜŞTERİ HİZMETLERİNDE YAPAY ZEKA İLE ÇAĞ ATLAMAK Doğru zamanlı tekliflerin ve iyi satış sonrası hizmetlerin tüketicilerin satın alma kararları üzerinde önemli etkisi var. İnsan dokunuşu ile yapay zekayı entegre ederek her ikisinde de yeni açılımlar sağlanabilir. Her marka için, müşterilerin ihtiyaçlarını karşılayarak onlara satın alma kararlarında yardım etmek en yüksek öncelik. Fakat bu göründüğü kadar kolay değil. Dijital kanallardaki ve hibrit çevrimiçi çevrimdışı yolculuklardaki artış ve bununla birlikte artan müşteri beklentileri, markaların müşterileri en çok ihtiyaç duydukları anda doğru bilgi ve teşviklerle donatan dinamik bir deneyim yaratma ve sunma arzusunu içinden çıkılmaz hale getirebilir. hedefliyor. Benzer şekilde pazarlama profesyonellerinin bu içgörüleri amaçtan müşteri veri stratejilerine kadar her şeyi canlandırmaya yardımcı olması için kuruluşa kazandırabilecekleri yönünde artan bir beklenti var. 4- ÇEREZSİZ BİR DÜNYADA MÜŞTERİLERLE BULUŞMAK Pazarlama profesyonelleri, üçüncü taraf çerezlerin gittikçe kullanılamaz hale geldiği bir dünya için, birinci taraf veri stratejilerinden başlayarak hazırlıklarını yapmalı. Geçtiğimiz 10 yıl içinde pazarlama profesyonelleri, marka-müşteri ilişkisini güçlendirmek için dijital dünyada denemeler yapıyorlardı. Örneğin, sosyal kanalların yaygınlaşması, pazarlama profesyonellerinin hem işletmeden tüketiciye hem de işletmeden işletmeye, kendi alanlarında müşterileriyle nasıl etkileşime girdiğini değiştirdi. Bununla birlikte, büyük veri ve yapay zeka alanındaki gelişmeler pazarlama profesyonellerinin müşterileri daha iyi hedeflemesine ve mesajlarını iletmesine ve daha da önemlisi bu yaklaşımların etkinliğini ölçmelerine olanak sağladı. Bu ilerlemelerin temeli ise üçüncü taraf çerezleridir.HABERLER 84 NİSAN 2022 CAM YILINDA NELER YAPILACAK? seminerler düzenlenmesi ve evrensel yayılım için eğitim materyalleri hazırlanması bunlar arasında yer alıyor. Cam üreticisi şirketler, sektör kuruluşları, müzeler, yerel yönetimler, kamu kurumları, üniversiteler, araştırma kuruluşları, sanatçılar ve cam hakkında çalışan vakıf ve dernekler, tek başlarına ya da işbirliği kurarak irili ufaklı pek çok etkinlik düzenleyebilecek. Bu etkinliklerden detayları ve tarihleri kesinleşenler IYOG2022 web sayfasında halihazırda paylaşılmaya başlamış durumda. IYOG 2022 faaliyetlerinin organizasyonu birkaç bölgesel grup tarafından yürütülecek. ICG’nin Doğu Avrupa-Orta Doğu bölgesi IYOG koordinasyonunda bölge temsilciliğini ise Şişecam yürütüyor. T am olarak 78 ülkeden bin 500’ün üzerinde üretici, üniversite, müze, dernek ve sanatçının desteğiyle 19 ülkenin eş sponsor olarak sunduğu 2022’nin Uluslararası Cam Yılı (IYOG) olması önerisi Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından onaylandı. Bu kapsamda 2022 yılı boyunca, camın sürdürülebilirliğini vurgulamak ve medeniyete katkıları hakkında farkındalığı artırmak için çok sayıda etkinlik gerçekleşecek. 10- 11 Şubat tarihleri arasında Cenevre’de düzenlenen açılış seremonisi ve konferansı ile başlayan uluslararası etkinlikler, temmuz ayında Berlin’de ICG Kongresi, Çin’de Glass Expo, Mısır, ABD ve Avrupa’da Sanat/Tarih Kongreleri gibi geniş katılımlı uluslararası etkinliklerle sürecek. Ayrıca onlarca ülkede yerel etkinlikler düzenlenecek. Uluslararası dergilerin özel sayılarının basılması, müzeler, kamu-özel cam koleksiyonlarında sergiler, atölyeler, gezi- • İSO işyerlerine afiş asılması. • MEB ile birlikte üniversitelerin güzel sanatlar bölümlerinde, cam meslek liselerinde ayrı ayrı panel ve yarışma organize edilmesi. • İşyerlerinde, okullarda cam atıkların toplanması için kumbara teşviki, toplanan camların bedeliyle hamisi olunan meslek liselerine dijital malzeme desteği sağlanması. • İstanbul, Eskişehir, Ankara, İzmir, Adana, Bodrum, Gaziantep vb. yerlerde atölye çalışmaları ve sergiler düzenlenmesine katkı sağlanması. CAM YILI KAPSAMINDA YIL İÇİNDE YAPILACAK ETKİNLİKLER • Düzenlenen sergilerdeki sanatçı eserlerinin bağışlanmasıyla İBB’den veya vakıflardan yer teminiyle İstanbul’da bir “Çağdaş Cam Müzesi” kazandırılması. • Şişecam, diğer cam üreticileri ve cam sektörünün tüm paydaşlarınca ülkemizde bir cam çalıştayı düzenlenerek sektörün yerli makineleşme, ham madde temini ve sektörel iş birliklerinin geliştirilmesi konularının tartışılması sağlanmalı. Ülkemizde cam sektörü yoğun olarak İstanbul’da bulunuyor. İstanbul Sanayi Odası (İSO) 3. Grup cam iş kolu Meslek Komitesi de “cam yılı” kapsamında yıl içinde yapılabilecek bir dizi etkinlik kararı aldı. Kararlar şöyle: BM, 2022’Yİ ULUSLARARASI CAM YILI İLAN ETTİT ürkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Şubat 2022’de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 4,81 oranında arttı ve yüzde 3,8 civarındaki piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşti. Böylece ocakta yüzde 48,69 olan yıllık TÜFE enflasyonu şubatta yüzde 54,44 ile Mart 2002’den beri en yüksek seviyeye ulaştı. Şubatta TÜFE’yi oluşturan 12 ana harcama grubunun tümünde hem ortalama fiyatlar ocak ayına göre arttı hem de yıllık enflasyon yükseldi. Temel gıdada hayata geçirilen KDV indirimine rağmen en yüksek artış yüzde 8,41 ile “gıda ve alkolsüz içecekler” grubunda gerçekleşti ve bu artış aylık TÜFE enflasyonuna 2,13 puan katkı yaptı. Ev eşyalarında yüzde 7 ve ulaştırmada yüzde 4,56 olan aylık enflasyonun katkısı ise toplam 1,4 puan oldu. Sağlık harcamaları da yüzde 6,39 ile fiyatların en hızlı arttığı üçüncü harcama grubunda yaşandı. Şubat itibarıyla en yüksek yıllık enflasyon oranları yüzde 75,75 ile ulaştırma, yüzde 64,83 ile ev eşyaları ve yüzde 64,47 ile gıda ürünlerinde gerçekleşti. Fiyat oluşumlarında geçici etkenlerin ve yönetilen/yönlendirilen fiyatların hariç tutulmasıyla elde edilen çekirdek TÜFE enflasyonu (C Endeksi), şubatta aylık yüzde 3,75 ile manşet enflasyona göre daha yavaş arttı, buna rağmen yıllık çekirdek enflasyon 4,6 puan artarak yüzde 44,05’e yükseldi. Temel mallarda özellikle dayanıklı tüketim mallarının etkisiyle yıllık enflasyon 5,89 puan artarak yüzde 54,38’e yükselirken hizmet enflasyonunun 3,33 puan artışla yüzde 32,89’a yükselmesinde ise ulaştırma hizmetleri ile lokanta-otel kalemleri etkili oldu. Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) ise şubatta aylık yüzde 7,22 artış kaydetti, böylece ocakta yüzde 93,53 olan yıllık Yİ-ÜFE enflasyonu yüzde 105,01 ile yaklaşık 27 yıldır ilk kez üç haneye 2022 Şubat’ta aylık enflasyon TÜFE’de yüzde 4,81, Yİ-ÜFE’de ise yüzde 7,22 gerçekleşti. Böylece yıllık enflasyon TÜFE’de 5,75 puan artışla yüzde 54,44’e, Yİ-ÜFE’de ise 11,48 puan artışla yüzde 105,01’e yükseldi. MAKRO GÖSTERGELER 86 NİSAN 2022 İSO SANAYİ 87 ulaştı. Yİ-ÜFE’deki aylık artışın 2,05 puanlık kısmı elektik, gaz, buhar ve iklimlendirme sektöründeki yüzde 24,66’lık enflasyondan kaynaklandı. Gıda sektöründe yüzde 4,27, metalik olmayan mineral ürünlerde yüzde 11,78 ve tekstil ürünlerinde yüzde 4,46 olan fiyat artışları da aylık Yİ-ÜFE enflasyonuna toplam 1,88 puan katkı yaptı. Yıllık Yİ-ÜFE enflasyonu ara mallarda yüzde 115,13, enerjide yüzde 188,47 ve sermaye mallarında yüzde 71,9 seviyesinde olup sanayi üzerindeki girdi maliyet baskısının artmaya devam ettiğini gösteriyor. Yıllık enflasyonda ise Yİ-ÜFE ile TÜFE arasındaki makas yüzde 50,57’ye çıkarak 1995’te başlayan veri setinin en yüksek seviyesine ulaştı. Özetle, 2021 sonlarındaki sert kur oynaklıklarının birikimli etkileri şubat ayında da devam ederken küresel enerji ve emtia fiyatlarının yüksek seyri yurt içinde girdi fiyatları üzerinde yoğun baskı oluşturmaya devam ediyor. Petrol fiyatlarındaki yükseliş akaryakıt ürünlerine yansırken vergi indirimlerine rağmen gıda tarafında da fiyatlar artıyor. Bunun sonucu olarak özellikle ulaştırma, yeme-içme ve konaklama hizmetlerinde de artışlar sürüyor ve enflasyon tüketim malları içinde genele -10 0 10 20 30 40 50 60 70 80 90 100 110 TÜFE yayılı görünümünü koruyor. TCMB’nin 27 Ocak’ta yayınladığı Enflasyon Raporu’nda 2022 yıl sonu TÜFE enflasyon tahmini yüzde 23,2 olarak açıklandı. Buna karşın TCMB’nin mart ayı Piyasa Katılımcıları Beklenti Anketi’ne katılan ekonomistlerin 2022 yılsonu tahmini ise yüzde 40,47 ile çok daha yüksek. Bu durum, beklentiler kanalıyla enflasyonist baskının yüksek olmayı sürdürdüğüne işaret ediyor. 2021 sonunda açıklanan tedbir paketleri sonrası döviz talebindeki geri çekilme ve TCMB’nin faiz indirimlerine ara vermesi gibi etkenlerle döviz kurları 2022’nin ilk iki ayı boyunca görece istikrarlı seyretti. Ancak enerji fiyatlarındaki yükselişle cari dengesinin beklenenden olumsuz seyri, küresel para politikalarındaki sıkılaşma ve son olarak Rusya-Ukrayna savaşıyla yükselen jeopolitik belirsizlikler TL üzerinde baskının artmasına neden oldu. Kur ve fiyat istikrarı açısından özellikle enerji ve gıda arzı, turizm gelirleri ve ihracat etkiler yakından takip edilecek. Tüm bu gelişmeler 2022’nin geneli için enflasyon beklentileri üzerindeki risklerin yukarı yönde yoğunlaşmasına neden oluyor. Next >