< Previous16 MAYIS 2022 Küresel enflasyon öncelikle taşımacılık fiyatları ve emtia fiyatları artışları ile birikmeye başlamıştır. Yine tedarik zincirlerinde yaşanan sıkıntılar ile birçok girdi fiyatında önemli artışlar ortaya çıkmıştır. Yılın son aylarında bu kez enerji fiyatlarında sert artışlar olmuştur. Yenilenebilir enerjiye geçiş ile önce doğalgaz ve elektrik fiyatları yükselmiştir. Talep artışı beklentisi ile petrol fiyat- ları da önemli ölçüde artmıştır. Gıda fiyatları ise iklim değişiminin yarattığı tedarik güven- liği sorunları ve başta gübre olmak üzere üretim girdile- rinde yaşanan yüksek artışlar sonrası yıl genelinde yük- selme eğilimi içinde olmuştur. Genişletici para politikaları yıl boyunca devam etti. 2020 Mart ayında pandemi nedeniyle başlayan genişletici para politikaları 2021 yılının sonlarına kadar devam etmiş ve küresel ekonomide yaşanan hızlı toparlanmanın da en önemli destekleyicilerinden biri olmuştur. 2021 yılı genelinde enflasyonda yaşanan artış eğilimi merkez bankaları tarafından ilk aşamada pandemi ko- şulları ile ortaya çıkan geçici bir durum olarak nitelendi- rilmiştir. Ancak yılın son çeyreğinde yaşanan gelişmeler giderek kalıcı bir enflasyona doğru gidildiğini ortaya koymuştur. Buna bağlı olarak merkez bankaları da para politikaların- da normalleşme planlarına başlamıştır. ABD merkez bankası FED, parasal normalleşme politi- kasını ilk uygulamaya koyan bankalardan biri olmuş ve salgın sonrası başladığı parasal genişleme programına 2022 Mart ayı başında son vermiştir. FED yine Mart ayın- dan itibaren faiz oranlarını artırmaya başlamıştır. Avrupa Merkez Bankası (ECB) da yükselen enflasyonu yakından izlemektedir. Banka salgın sonrası başladığı parasal genişlemeyi azaltarak 2023 Mart ayına kadar de- vam ettirmeyi planlamaktadır. Diğer yandan ECB faiz artışlarına başlamadan önce pa- rasal genişleme programının tamamen bitirilmesini bek- leyeceğini açıklamış olsa da takip eden aylarda enflas- yonun artmaya devam etmesiyle birlikte son dönemde sözlü yönlendirmesinde değişikliğe giderek faiz artışları- nın daha erken başlayabileceği yönünde sinyal vermeye başlamıştır. Büyük merkez bankaları arasında ilk faiz artırımı İngil- tere Merkez Bankası’ndan gelirken parasal genişlemeyi ilk durduran da Kanada Merkez Bankası olmuştur. Di- ğer gelişmiş ve gelişen ülke merkez bankalarının çoğu da 2021’in son çeyreğinde yüksek enflasyon karşısında sıkılaştırıcı para politikalarına yönelmeye başlamışlardır. Dünya sanayi sektörü 2021 yılında hızlı genişleme gösterdi. 2020 yılında dünya sanayi sektörü pandeminin ilk dalga- sından kaynaklanan daralmanın ardından toparlanmaya başlamış, Küresel İmalat Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 2020 yılını 53,8 puandan kapatmıştı. Üretim, alınan siparişler ve istihdam alt göstergeleri de 2020 sonunda büyüme bölgesinde yer almıştı. Özellikle 54,9 puana yükselen üretim göstergesi küresel sanayi- deki toparlanmaya işaret etmişti. Küresel sanayi 2021’e bir önceki yılın sonlarında başlayan bu ivmelenme ile girmiştir. Büyük açılma, geri dönüşler, iktisadi ve sosyal hayattaki normalleşme sonucu sanayi mallarına olan talepte hızlı artış yaşanmıştır. Buna bağlı olarak 2021 yılının genelinde küresel sanayi göstergeleri güçlü büyüme performansına işaret etmiştir. Tüketim ve talepteki artışın yanı sıra arz yönlü sıkışıklıkla- rın devam etmesi sonucu sanayilerde tedarikler öne çe- kilmiş, stoklar yükselmiş ve tüm bu gelişmeler üretimde hızlı büyümeyi tetiklemiştir. Küresel İmalat PMI verisi 2021 yılı sonunda 54,2 puan ile oldukça yüksek bir büyümeye işaret ederken üretim alt endeksi yılı 53,3 seviyesinden kapatmıştır. Yıl sonunda alı- nan yeni siparişler de yüksek seviyede olup talep açısın- dan olumlu bir veri sunmuştur. İstihdam endeksi de 2021 sonunda büyüme bölgesinde yer almıştır. Kaynak: JP Morgan, S&P Global. Not: 50’nin üzerindeki rakamlar faaliyet koşullarında iyileşmeye, 50’nin altındaki rakamlar ise bozulmaya işaret etmektedir. KÜRESEL IMALAT PMI (SATIN ALMA YÖNETICILERI ENDEKSI) VE SEÇILMIŞ ALT ENDEKSLER Nisan 2020 Aralık 2020 Haziran 2021 Eylül 2021 Aralık 2021 Global PMI39,853,855,554,154,2 Üretim32,554,954,452,053,3 Yeni Sipariş31,554,455,853,953,4 Yeni İhracat Siparişi27,151,153,251,051,2 İstihdam41,550,152,651,451,6MAYIS 2022 17 Kaynak: S&P Global. Not: Çeyreklik ve yıllık veriler dönem ortalaması olarak kullanılmıştır. IMALAT PMI (SATIN ALMA YÖNETICILERI ENDEKSI) DönemlerABDEuro BölgesiÇinJaponya 201855,554,850,753,1 201951,847,450,549,3 2020 Nisan 36,133,449,441,9 2020 II. Çeyrek 41,940,150,440,1 2020 III. Çeyrek 52,452,453,046,7 2020 IV. Çeyrek 55,754,653,849,3 2021 Haziran62,163,451,352,4 2021 Aralık 57,758,050,954,3 ABD, AB ve Japonya sanayilerinde güçlü büyüme gerçekleşti. Küresel sanayide en büyük payı ABD, Euro Bölgesi, Çin ve Japonya sanayi sektörleri almaktadır. 2021 yılında Bu ülke ve ülke grubu sanayilerinde yüksek büyüme oranları kaydedilmiştir. 2020’de salgın şokundan erken toparla- nan Çin ise 2021’de potansiyeline göre daha dengeli bir büyüme eğilimi sergilemiştir. ABD’de merkez bankasının sağladığı desteklere ilave olarak yeni yönetimin açıkladığı mali destek paketleri bü- yümeyi ve talebi kalıcı olarak artırmış, sanayi sektörü de artan talebin etkisi ile hızlı bir büyüme sergilemiştir. ABD İmalat PMI Temmuz ayında 63,4’e yükselerek 14 yıl geri- ye uzanan PMI veri setinin rekorunu kırmıştır. Yılın ikinci yarısında artan girdi ve enerji fiyatları sanayideki hızlı bü- yümeyi sınırlamaya başlamıştır. Buna rağmen ABD İma- lat PMI verisi 2021 yılını 57,7 ile yine yüksek seviyeden kapatmıştır. Euro Bölgesi'nde de sanayi PMI verisi Haziran ayında 63,4 puan ile 24 yıllık serinin en yüksek düzeyine ulaşmıştır. Euro Bölgesi sanayi sektörü iç talep ve ihracattaki can- lanma ile hızlı büyüme göstermiş, ancak yılın son ayla- rında özellikle yüksek enerji fiyatlarından olumsuz etki- lenmeye başlamıştır. İmalat PMI 2021 yılını 58 düzeyinde tamamlamıştır. Çin’de salgın karşısında uygulanan sıfır taviz politikası ve buna bağlı olarak dönem dönem uygulanan kapanmalar büyümeyi sınırlamıştır. Çin ayrıca yılın ikinci yarısında kar- bon emisyon sınırlamalarını da uygulamaya başlamış ve sınırları aşan sanayi tesislerine kapatma ve kısıtlamalar getirmiştir. Bu durum sanayi üretiminde ivme kaybına yol açmıştır. Tüm bu gelişmeler çerçevesinde Çin PMI 2021 genelinde düşüş eğilimi göstermiş ve yılı 50,9 düzeyinde tamamla- mıştır. Japon sanayisi ise yıl genelinde büyüme bölgesin- de kalmış, İmalat PMI endeksleri son yılların en yüksek seviyelerinde gerçekleşmiştir. Küresel imalat sanayi 2021’de yüzde 9,4 büyüdü. 2020 yılındaki salgın nedeniyle yüzde 4,2’lik sert bir kü- çülme yaşayan küresel imalat sanayi üretimi 2021 yılına büyüme ivmesi ile başlamıştır. Yılın ilk ve ikinci çeyrek dö- nemlerinde olumlu baz etkisi ile yüzde 11,9 ve yüzde 17,8 büyüme gerçekleşmiştir. Olumlu baz etkisi yılın üçüncü çeyreğinde azalmış ve dördüncü çeyrekte ortadan kalk- mıştır. Böylece küresel imalat sanayi üretimi 2020 yılın- daki yüzde 4,2’lik daralmanın ardından 2021 yılı genelinde yüzde 9,4 büyüme sağlamıştır. Üçüncü çeyrekte salgının Çin ve Asya’da yoğun kapan- malara yol açması sonucu küresel imalat sanayi büyü- mesi yüzde 5,8 ile yavaşlamıştır. Son çeyrekte ise bu kez yüksek girdi, emtia ve enerji fiyatları ile yine salgının yeni varyantı etkili olmuş ve küresel imalat sanayi yüzde 3,3 büyümüştür. 2021 yılında dünya imalat sanayi gelişmelerine ülke grup- larına göre bakıldığında büyümenin genele yayılı olduğu görülmektedir. Gelişmiş ülkelerde imalat sanayi yılın tüm çeyreklerinde büyüme eğilimi sergilemiş ve üretim artışı 2021 genelinde yüzde 7,3 olarak kaydedilmiştir. Gelişen ekonomilere bakıldığında, Çin’in imalat sanayi üretimi ilk çeyrekteki yüzde 36,1’lik genişlemenin ardın- dan yavaşlamış ve 2021’in tamamında yüzde 12,3 olarak gerçekleşmiştir. KÜRESEL IMALAT SANAYI ÜRETIMI, YILLIK DEĞIŞIM (%) Kaynak: UNIDO, World Manufacturing Production, Quarterly Reports. 201920202021 2,2 1,5 1,1 1,2 -6,6 -11,1 -1,3 1,9 11,9 17,8 5,8 3,3 -15 0 -10 5 -5 10 15 20 1Ç1Ç1Ç1Ç1Ç1Ç1Ç2Ç2Ç2Ç2Ç2Ç2Ç2Ç3Ç3Ç3Ç3Ç3Ç3Ç3Ç4Ç4Ç4Ç4Ç4Ç4Ç4Ç18 MAYIS 2022 Çin hariç gelişen ülkelerde imalat sanayi üretimi ikinci çeyrekte baz etkisi ile yüzde 29,4’lük toparlanma göster- miştir. Yılın ikinci yarısında büyüme ivme kaybetmiş ve son çeyrekte yüzde 4,3’e gerilemiştir. 2021 genelinde ise imalat sanayi üretimi yüzde 10 büyü- müştür. Böylece geçen yılki daralmanın üzerinde bir bü- yüme sağlanabilmiştir. Sanayide girdi ve ürün fiyatları yıl genelinde yüksek kaldı. 2020 yılının ikinci yarısından itibaren sanayide kullanılan girdilerin ve sanayi malı çıktılarının fiyatları artmaya baş- lamış ve 2021 yılına artış eğilimi ile girilmişti. 2021 ge- nelinde de fiyatlar artış eğilimini sürdürmüş ve yüksek seyretmiştir. 2021 yılı başında başlayan aşılamalar ve talepte görülen iyileşme sonucu sanayi üretiminde büyüme canlanmış ve girdi talebi özellikle yılın ikinci yarısına yönelik olarak artmıştır. Sanayide tedarik endişesi ile siparişler erkene çekilmiş ve girdi fiyatlarında Mayıs ayı sonunda yılın ilk zirvesine ulaşılmıştır. Sanayi çıktı fiyatları da buna paralel olarak önemli ölçüde yükselmiştir. Yaz aylarında Çin ve diğer bazı Asya ülkelerinde salgın kaynaklı kapanmaların etkisi ile talepte yavaşlama bek- lentisi oluşmuş, girdi ve çıktı fiyatlarındaki artışlar bu dö- nemde bir miktar ivme kaybetmiştir. Yılın sonlarına doğru ise talep beklentileri iyileşmiş, böy- lece girdi ve çıktı fiyatları yeniden yükselerek Ekim ayında 2021 yılının zirvesine ulaşmıştır. Burada özellikle enerji fiyatlarındaki artışın etkisi yüksek olmuştur. Küresel sanayi ihracat fiyatları önemli ölçüde yükseldi. 2020 yılında salgın ile gerileyen ve Nisan ayında dip sevi- yeye inen küresel sanayi malı ihracat fiyatları yaz ayların- dan itibaren normalleşmeye başlamış ve 2021 yılına artış eğilimi içinde girmişti. 2021 yılının tamamında sanayi ihraç fiyatları sürekli ar- tış eğilimi içinde olmuştur. Yıl genelinde girdi fiyatlarında, özellikle yılın ikinci yarısında enerji fiyatları ve üretim ma- liyetlerinde yaşanan artışların etkisiyle ihraç fiyatları yük- selmiştir. Küresel tedarik zincirlerinde bozulma, tedarik ve üretim gecikmeleri, yüksek navlun ve lojistik maliyet- leri de fiyatların yükselmesine neden olmuştur. Kaynak: Dünya Ticaret Örgütü. Kaynak: JP Morgan. KÜRESEL SANAYI MALLARI IHRAÇ FIYATLARI ENDEKSI (OCAK 2005=100) 2018 ARALIK 104,6 2020 ARALIK 107,0 2021 ARALIK 114,7 2019 ARALIK 102,3 Kaynak: UNIDO, World Manufacturing Production, Quarterly Reports. ÜLKE GRUPLARINDA IMALAT SANAYINDE BÜYÜME (%) Yıllık Değişim KÜRESEL IMALAT PMI, GIRDI VE NIHAI ÜRÜN FIYATLARI ALT ENDEKSLERI DönemlerGelişen Ülkeler (Çin Hariç) ÇinGelişmiş Ülkeler Dünya 2021 I. Çeyrek 3,236,12,211,9 2021 II. Çeyrek 29,410,919,717,8 2021 III. Çeyrek7,05,06,05,8 2021 IV. Çeyrek4,33,13,23,3 202110,012,37,39,4 40 50 60 70 80 2018 Girdi Fiyatları EndeksiNihai Ürün Fiyatları Endeksi 201920202021 47,4 74,4 63,7 46,8MAYIS 2022 19 2021’de imalat sanayi kapasite kullanımı 4,8 puan yükseldi. 2021 yılında sanayi üretiminde yaşanan büyüme ile ima- lat sanayiinde ortalama kapasite kullanım oranı da 4,8 puan artarak yüzde 71,9’dan yüzde 76,6’ya yükselmiştir. Birçok sektörde ise bu oran yüzde 76,6’nın da üzerine çık- mıştır. Özellikle ihracatta daha yüksek büyüme gösteren sanayi alt sektörlerinde kapasite kullanım oranları orta- lamanın üzerinde gerçekleşmiştir. 2021 yılı içerisinde imalat sanayi kapasite kullanım ora- nı kademeli olarak artış göstermiştir. İlk çeyrekte yüzde 75 olarak gerçekleşen oran, ikinci çeyrekte yüzde 75,9’a çıkmıştır. Yılın ikinci yarısında ise hem dış pazarlardaki talep canlılığı hem de yurtiçinde normalleşme adımları Türkiye ekonomisi 2021 yılında yüzde 11 büyüdü. Türkiye ekonomisi 2021 yılında yüzde 11 ile son 10 yılın en yüksek büyüme performansını sergilemiştir. Yılın tüm çeyreklerinde yüksek büyüme oranları gerçekleşmiş, bu durum özellikle dış talepteki artıştan kaynaklanmıştır. Küresel tedarik zincirlerindeki değişim ile ivme kazanan ihracat, sanayi üretimindeki keskin artış ve hızlanan yatı- rımlar büyümeye katkı sağlamıştır. İçeride ise salgına karşı yürütülen başarılı aşı uygulama- ları sonrasında iktisadi ve sosyal faaliyetlerde kısıtlamalar kademeli olarak kaldırılmış ve buna bağlı olarak genişle- yen iç talep ekonomik büyümeyi desteklemiştir. 2021 yılının tamamında hane halkı tüketim harcamaları yüzde 15,1, kamu harcamaları yüzde 2,1 büyümüştür. Gayrisafi sermaye yatırımları ise yüzde 6,4 büyüme gös- termiştir. Ancak inşaat yatırımları ile diğer aktiflerdeki da- ralmalar bu oranı sınırlamış, sanayi sektörünü çok daha yakından ilgilendiren makine ve teçhizat yatırımları yüzde 20,5’lik güçlü bir artış sergilemiştir. Mal ve hizmet ihracatı yüzde 24,9 genişleme ile ekono- mik büyümeyi önemli ölçüde yükseltirken mal ve hizmet ithalatı ise yüzde 2 ile çok daha ılımlı bir artış kaydetmiştir. Tüm bu veriler 2021 yılında büyümeyi sanayi üretimi ve ihracatın sürüklediğine işaret etmektedir. 2021 yılında sanayi yüzde 16,6 büyüdü. Sanayi sektörü 2021 yılında yüzde 16,6 oranında büyü- yerek ekonominin genelinden pozitif ayrışmıştır. Sanayi 2021 yılındaki yüksek performansıyla ekonomideki bü- yümeye de en yüksek katkıyı sağlayan sektör olmuştur. Salgın sonrası küresel tedarik zincirlerindeki değişim, arz güvenliği kaygıları ve yakın coğrafyalardan tedarik sağla- ma eğilimleri 2021 yılında güç kazanmıştır. Bu eğilimler çerçevesinde Türk sanayi ürünlerine yönelik olarak 2021 yılında yüksek bir talep oluşmuştur. Temel ihraç pazarlardaki hızlı toparlanma sanayi ürün- lerine yönelik talebi arttırmıştır. İhracatta yüksek artışı sağlayan ana unsur, Türk sanayisinin dünya genelindeki alıcılar için önemli bir alternatif üretici olarak seçilmesi sonucu ortaya çıkan ilave tedarik talebi olmuştur. EKONOMIDE VE SANAYI SEKTÖRÜNDE BÜYÜME (%) Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu. 20,0 15,0 10,0 5,0 0,0 -5,0 Sanayi Büyüme GSYH Büyüme 201920202021 0,9 1,8 11,0 -0,6 3,1 16,6 80 78 76 74 72 70 IMALAT SANAYI KAPASITE KULLANIM ORANLARI (%) Kaynak: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. 20142015201620172018201920202021 75,0 76,8 77,4 78,5 76,8 75,9 71,9 76,620 MAYIS 2022 ile sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı yükselmeye devam etmiştir. Üçüncü çeyrekte kapasite kullanım oranı yüzde 77,3 olurken, son çeyrekte yüzde 78,3’e yükselmiştir. Sanayi istihdamı tarihi yüksek seviyeye ulaştı. 2021 yılında sanayide yıllık ortalama istihdam 661 bin kişi artmış ve 6,14 milyon kişi ile tarihinin en yüksek seviyesin- de gerçekleşmiştir. Sanayi istihdamının toplam istihdam içindeki payı ise 0,8 puan artışla yüzde 21,3’e yükselmiştir. 2020 yılının büyük bölümünde iş akitlerine fesih yasağı uy- gulandığı için sanayide istihdam kaybı çok sınırlı kalmış- tı. Ayrıca istihdamın korunması için kısa çalışma ödeneği başta olmak üzere destekler sağlanmıştı. Ekonomide sağlanan toparlanmaya bağlı olarak iş akdi fesih yasağı ile istihdama verilen salgın destekleri 2021 yı- lında kademeli olarak kaldırılmıştır. 2021 yılında sanayide sağlanan yüksek büyüme, ilave istihdam yaratılmasına da neden olmuştur. İhracatın desteği ve kapasite genişletme çabalarına bağlı olarak istihdamda önemli artış meydana gelmiştir. Türkiye’ye yönelik ilave tedarik talebi sanayi ihracatını destekledi. 2021 yılında sanayi malı ihracatı yüzde 33,2 oranında ar- tarak 217,9 milyar dolar olmuş ve tarihsel rekor seviyede gerçekleşmiştir. 2021 yılında sanayi malı ihracatında yaşa- nan bu artışın iki önemli nedeni bulunmaktadır. Bu nedenlerden ilki, ana ihracat pazarlarımızdaki hızlı to- parlanma ve küresel mal ticaretindeki büyümedir. 2021 yı- lında bu pazarlardaki yüksek ekonomik büyüme salgındaki kayıpları büyük ölçüde telafi etmiş ve ithalat talebine güçlü ivme kazandırmıştır. Özellikle Avrupa ve ABD pazarların- dan ithalatta önemli artışlar olmuştur. İkinci ve daha önemli neden ise küresel tedarik zincirlerin- deki değişim ile ortaya çıkan ilave tedarik talebidir. Salgın sonrası alıcılar tedarik güvenliğini sağlamak üzere Asya’ya olan yüksek ithalat bağımlılıklarını azaltmaya başlamıştır. Tedarik kaynakları çeşitlendirilirken yakından tedarik de öne çıkmıştır. Zira yüksek navlun fiyatları uzak tedarikçi- lerinden ithalatı pahalı hale getirmiştir. Üretim ve tedarik sürelerinde yaşanan uzamalar da yakından tedarikin öne- mini artırmıştır. Bu eğilimler içinde Türkiye, güçlü sanayi alt yapısı, üretim ve lojistik kapasitesi ile yeni çok sayıda ülke ve alıcıdan yüksek bir ilave tedarik talebi ile karşı karşıya kalmıştır. Hemen hemen tüm sanayi sektörleri bu gelişmeden fay- dalanmıştır. İmalat sanayinin milli gelir içindeki payı yüzde 22’ye yükseldi. İmalat sanayinin cari fiyatlarla GSYH içindeki payı 2021’de bir önceki yıla göre 2,9 puanlık güçlü bir artışla yüzde 22’ye yükselmiştir. İmalat sektörü 2021 yılında yüksek bir perfor- mans göstermiştir. Özellikle ihracatta karşılaştığı yüksek talep ve iç talepteki toparlanma ile üretimde yüksek artış yaşanmıştır. Özellikle imalat sektörü olmak üzere sanayi ekonominin oldukça üzerinde büyüme göstermiştir. Böy- lece imalat sanayinin GSYH içindeki payı da 1998 yılından sonraki en yüksek seviyesine çıkmıştır. SANAYI IHRACATI (GTS'YE GÖRE, MILYAR $) Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu. 2018201920202021 171,2 175,1 163,5 217,9 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu. Toplam İstihdamdaki Payı (%, Sağ Eksen) Sanayi İstihdamı (Bin Kişi, Sol Eksen) 22 21 20 19 18 17 16 15 7.000 6.000 5.000 4.000 3.000 2.000 1.000 0 20142015201620172018201920202021 5.3165.3325.2965.3835.6745.5615.4976.143 20,5 20,0 19,5 19,1 19,7 19,8 20,5 21,3 SANAYI SEKTÖRÜNDE ISTIHDAMIN GELIŞIMIMAYIS 2022 21 İmalat sanayine yönelik doğrudan yabancı yatırımlar 1,8 milyar dolar oldu. 2020 yılında salgın nedeniyle gerileyen yabancı sermaye yatırımları 2021 yılında kısmen toparlanarak 1,8 milyar do- lar olarak gerçekleşmiş, ancak yine de salgın öncesi 2018 ve 2019 yılları büyüklüklerinin altında kalmıştır. İmalat sanayiine yönelik doğrudan yabancı sermaye yatı- rımları, daha çok satın almalar şeklinde gerçekleşmekte olup yeni yatırımlar sınırlı seyretmektedir. Bu nedenle ya- bancı sermaye yatırımlarını daha çok satın alma koşulları belirlemektedir. 2021 yılında Türkiye’ye yüksek bir tedarik talebi oluşmuş olmasına karşın imalat sanayiine yönelik yabancı sermaye yatırımları görece düşük kalmıştır. Türkiye’nin ekonomik ve finansal kırılganlıkları, yabancı sermaye yatırımlarını sınır- lamıştır. İmalat sanayinde teşvikli yatırımlar 202,6 milyar TL oldu. T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, uygulanan yatırım teş- vikleri kapsamında yer alan yatırımlara ilişkin istatistik- leri güncellemiştir. Buna bağlı olarak, değerlendirmeler güncellenmiş veriler ile yapılmaktadır. 2021 yılında imalat sanayinde teşvik alınan yatırımların tutarı 202,6 milyar TL olmuştur. Yatırım tutarı 2020 yılına göre yüzde 2,3 artmıştır. 2020 yılında yatırımlara sağlanan önemli destekler ile yük- sek bir yatırım iştahı oluşmuştu. 2021 yılında bu yatırım iş- tahı devam etmiştir. Ayrıca 2021 yılında ihracata dönük ola- rak ilave kapasite yatırımları kararları öne çıkmıştır. Buna bağlı olarak imalat sanayinde 2021 yılında da yüksek bir yatırım hacmine ulaşılmıştır. 2021 yılında imalat sanayinin teşvik aldığı yatırımların yüz- de 56,2’si komple yeni yatırım, yüzde 35,5’i tevsi ve geri ka- lanı diğer yatırımlardır. Yatırım tutarlarına göre yatırımların yüzde 42,5’i, birinci bölgede, yüzde 20,7’si ikinci bölgede ve yüzde 18,5’i ise üçüncü bölgededir. Yatırımların yüzde 76,4’ü bölgesel desteklerden, yüzde 21,9’u genel teşvik- lerden ve yüzde 1,7’si ise stratejik yatırım teşviklerinden yararlanmıştır. IMALAT SANAYININ GSYH IÇINDEKI PAYI (%) Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu. 2014 16,8 17,6 2017 16,7 2015 19,0 22,0 2018 2021 2013 16,3 2016 16,6 2019 18,3 2020 19,1 4.800 4.200 3.600 3.000 2.400 1.800 1.200 600 0 IMALAT SANAYINE DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI (MILYON $) Kaynak: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. 2014201520162017201820192020202120132012 2.843 2.742 4.237 2.241 1.934 1.933 1.172 1.799 1.202 4.519 IMALAT SANAYINDE ALINAN YATIRIM TEŞVIK BELGELERI TUTARI (MILYAR TL) Kaynak: T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. 2017 2018 2019 2020 2021 70,0 110,7 104,8 198,1 202,622 MAYIS 2022 TL TICARI KREDI FAIZ ORANLARI (DÖNEM SONU, %) Kaynak: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. 21,1 2021 Mart 12,7 2019 19,6 2020 21,6 2021 Haziran 21,2 2021 Eylül 24,4 2021 Aralık Türk lirasındaki yüksek değer kaybı sürdü. Döviz kurları ve faiz oranları, sanayi kuruluşlarının mali yapıları ile karlılıklarını etkileyen önemli değişkenlerdir. Türk lirası özellikle son yıllarda önemli değer kayıpları ya- şamaktadır. Bu eğilim 2021 yılında da devam etmiştir. Eylül ayında başlayan para politikası değişikliği sonucu Aralık ayı itibarıyla Türk lirasında sert değer kayıpları gözlenmiştir. Yine Aralık ayında Türk lirasının desteklenmesi için alınan yeni önlemlere rağmen ABD doları 2021 yılı sonunda bir önceki yıl sonuna göre yüzde 80’e yakın artışla 13,35 sevi- yesinden kapatmıştır. Yıl ortalaması ile hesaplandığında da Türk lirası ABD doları karşısında 21,6 değer kaybına uğra- mış ve 8,98 TL olarak gerçekleşmiştir. 2021 yılının son aylarında yaşanan yüksek kur artışı ile Aralık sonunda açıklanan önlemler sonucu yaşanan sert düşüşün oluşturduğu dalgalanmalar, sanayi sektörünü de etkilemiş ve öngörülebilirlik sorunları yaratmıştır. 20 Aralık tarihinde açıklanan ve takip eden dönemde farklı kesimlere yönelik olarak genişletilen tedbirlerin büyük bir bölümü sanayi şirketlerini de ilgilendirmektedir. Sanayi şirketlerinin uyum sağlamaya çalıştıkları yeni politikaların sayısal etkileri büyük ölçüde 2022 yılı verilerinde ortaya çı- kacaktır. Finansman koşulları yılın sonlarında bozuldu. 2021 yılında ise finansman koşulları açısından iki ayrı dö- nem yaşanmıştır. İlk olarak yılın ilk aylarında göreli bir is- tikrar izlenmiştir. Mart ayında merkez bankası yönetimin- deki değişikliklerle bir süre belirsizlik yaşanmış olmasına karşın yaz ayları sonlarına kadar Türk lirasında ve TL var- lıkların değerlerinde istikrarlı görünüm sürmüştür. Eylül'den itibaren ise TCMB'nin faiz indirimleri sonucu fi- nansal koşullar bozulmaya başlamıştır. Türk lirası hızla de- ğer kaybederken, piyasada TL faizler önemli ölçüde artmış ve Türkiye’nin CDS risk primi de yükselmiştir. Sanayi ke- simi için yılın büyük bölümünde finansal koşulların uygun seyretmiş, ancak yılın son dört ayında bozulma yaşanmıştır. DOLAR KURLARI (YIL SONU, TL) Kaynak: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. 2018 5,29 2019 5,95 2020 7,43 2021 13,35 Kredi faizleri son çeyrekte yükseldi. 2021 yılının büyük bölümünde ticari kredi faiz oranları du- rağan seyretmiştir. Bu dönemde TCMB’nin para politikası kredi faiz oranlarında göreli bir istikrar sağlamıştır. Merkez Bankası mart ayında politika faiz oranını 2 puan artırarak yüzde 17’den yüzde 19’a yükseltmiştir. Buna paralel olarak ticari kredi faiz oranları da 2 puana yakın bir artış göstermiş ve Mart sonunda yüzde 21,43 olmuştur. Eylül ayına kadar merkez bankası yüzde 19 po- litika faizini koruması ticari kredi faiz oranlarının istikrarlı kalmasında etkili olmuştur. Sanayi kesimi için de sınırlı reel faizler oluşurken, belirsizlikler azalmıştır. TCMB faiz indirimlerine 2021 Eylül ayında başlamış ve yıl sonuna kadar politika faizini toplamda 500 baz puan düşü- rerek yüzde 14’e indirmiştir. Faiz indirimleri ile bir yandan riskler artarken, diğer yandan Türk lirası değer kaybetme- ye başlamış ve piyasa faiz oranları da yükselmiştir. Buna paralel olarak TL ticari kredi faiz oranları da artmış ve yılı yüzde 24,36 seviyesinde kapatmıştır. Kaynak: Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu. SANAYI SEKTÖRÜNÜN YURTIÇINDEN KULLANDIĞI BANKA KREDILERI (MILYAR TL) 2020 Yıl Sonu 2021 Yıl Sonu Değişim (%) İmalat Sanayi755,41.060,035,7 Enerji, Su, Doğalgaz257,6395,124,3 Madencilik ve Taş Ocakçılığı46,172,238,0 Toplam1.059,11.527,332,924 MAYIS 2022 Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu (İSO 500) çalış- ması alanında önemli bir referans kaynağı niteliğindedir. Aynı zamanda 50 yılı aşkın birikimiyle Türk sanayinin ge- lişimi açısından değerli bir bilgi hazinesi oluşturmaktadır. İSO 500 çalışması, sanayi sektörü kapsamında hazırlan- makta ve sıralamalar üretimden satışlar (net) kriterine göre yapılmaktadır. Bu nedenle büyüklük kriteri, kuru- luşların sınai faaliyetleridir. Sanayi faaliyetleri kapsamın- da madencilik ve taş ocakçılığı, imalat sanayi ve elektrik, gaz, buhar ve havalandırma sistemleri sektörleri yer al- maktadır. İSO 500 çalışmasının temel amacı; en büyük kuruluşla- rın tespit edilmesi olmakla birlikte, sıralamada yer alan kuruluşların toplulaştırılmış bilançoları ve gelir tabloları ile karşılaştırmalı analiz ve değerlendirmeler de yapıl- maktadır. Analiz ve değerlendirmeler temel ekonomik göstergeler, finansal oranlar, karlılık, katma değer ve ve- rimlilik ile teknoloji faaliyetleri başlıklarında gerçekleşti- rilmektedir. İSO 500 SONUÇLARI SALGIN SONRASI DÜNYA VE TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ HIZLI TOPARLANMA İLE SAĞLANAN DESTEKLERİN ETKİLERİNİ YANSITIYOR. İstanbul Sanayi Odası, Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları çalışmasını 54 yıldır hazırlamakta ve kamuoyu ile paylaşmaktadır. En büyük sanayi kuruluşları çalışması önce 100, daha sonra 300 ve 1980 yılından bu yana da 500 Büyük Sanayi Kuruluşu kapsamında hazırlanmaktadır.MAYIS 2022 25 Her yıl büyük bir dikkat ve özveri ile hazırlanan “Türki- ye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” çalışmasının 2021 yılı sonuçları, son yıllarda olduğu gibi bu yılda yine Mayıs ayı içerisinde kamuoyuna açıklanmıştır. 2021 yılında İSO 500 kapsamında 492 özel, 8 kamu ku- ruluşu yer almıştır. Bir önceki yıla göre özel kuruluşların sayısı 1 adet artarken kamu kuruluşlarının sayısı 1 adet azalmıştır. Kamu kuruluşu sayısındaki azalış, 2020’de İSO 500’de yer alan bir kamu kuruluşunun 2021’de İSO İkinci 500’e gerilemesinden kaynaklanmıştır. 2021 yılında İSO 500 sıralamasına giren yeni firma sayısı 64’tür. Geçen yıl bu sayı 50 firma olmuştu. 2021 yılında İSO 500 kapsamındaki değişim daha yüksek düzeyde gerçek- leşmiştir. 2021 yılında İSO 500 kapsamına giren 64 firma- dan 39’u geçen yıl İSO İkinci 500’de yer alırken, 25’i İSO 1000 dışından doğrudan 2021 yılı İSO 500 sıralamasına girme başarısı göstermiştir. 436 firma ise 2020 ve 2021 yıllarında İSO 500 sıralamasında yer almıştır. İSO 500 çalışmasının 2021 sonuçları, dünya ve Türkiye ekonomisinde yaşanan hızlı toparlanmanın yanı sıra Tür- kiye’ye yönelik ilave tedarik talebinin, ihracat ve kapasite artışlarının ve de ekonomide ve sektörlerde devam eden desteklerin sanayi üzerindeki etkilerini çarpıcı veriler ve ayrıntılı analizler ile ortaya koymaktadır. İLK ÜÇ BÜYÜKLÜKLER TÜPRAŞ açık ara liderliğini koruyor. İSO 500 çalışmasında 2021 yılında üretimden satışlara göre en büyük kuruluş “TÜPRAŞ-Türkiye Petrol Rafine- rileri A.Ş.” olmuştur. TÜPRAŞ, uzun yıllardır sürdürdüğü liderliğini bu yılda da korumuştur. TÜPRAŞ ile onu izleyen kuruluşlar arasında üretimden satışlar açısından yaşanan fark 2021 yılında yeniden açılmıştır. TÜPRAŞ, 2021 yılında İSO 500’ün toplam üretimden satışlarının yüzde 6,7’sini gerçekleştirmiştir. Bu oran 2019’da yüzde 8,6, 2020’de yüzde 5 olmuştur. 2021 yılında üretimden satışlara göre ikinci büyük kuru- luş “Ford Otomotiv Sanayi A.Ş.”dir. Bu kuruluş da geçen seneki sırasını korumuştur. Üçüncü sırada yer alan kuru- luş değişmiş ve “Star Rafineri A.Ş.” olmuştur. Star Rafine- ri altıncılıktan üçüncülüğe yükselmiştir. Dördüncü sırda yer alan “Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye A.Ş.” geçen seneki konumunu korumuştur. Beşinci sıraya “İskenderun Demir ve Çelik A.Ş.” yükselmiştir. Geçen yıl onuncu sırada yer alan bu kuruluş önemli önemli bir sıç- rama göstermiştir. Altıncı sırada isminin açıklanmasını istemeyen bir kuru- luş bulunmaktadır. “Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları A.Ş.” 2021 yılında iki sıra yükselmiş ve yedinci sıraya çıkmıştır. “Arçelik A.Ş.” ise 2021 yılında bir sıra gerileyerek sekizinci sıradadır. Dokuzuncu sırada geçen yılın üçüncüsü “Oyak-Renault Otomobil Fabrikaları A.Ş.” yer almıştır. 2020 yılında seki- zinci sırada yer alan “TOFAŞ Türk Otomobil Fabrikası A.Ş.” ise 2021 yılında onuncu sıraya inmiştir. Görüldüğü gibi 2021 yılında ilk 10 büyük kuruluş arasında yer alan firmalar bir önceki yıla göre değişmezken sıra- lamalarda farklılıklar yaşanmıştır. Otomotiv sektöründe küresel ölçekte yaşanan sıkıntılar Türkiye’deki otomotiv sanayi kuruluşlarının sıralamalarını olumsuz etkilemiştir. Yaratılan katma değerde ilk üçün ikisi aynı. İSO 500 çalışmasında kuruluşlar yarattıkları katma de- ğer itibarıyla da sıralanmaktadır. Çalışmada kuruluşların yarattıkları brüt katma değer üretici fiyatları ile hesaplan- maktadır. Üretici fiyatlarıyla en yüksek katma değer yaratan kuruluş 2021 yılında isminin açıklanmasını istememiştir. En yük- sek katma değer yaratan ikinci kuruluş ise 2020 yılında üçüncü sırada yer alan “JTI Tütün Ürünleri Sanayi A.Ş.” olmuştur. Üçüncü sıraya “İskenderun Demir ve Çelik A.Ş.” yükselmiştir. 2021 yılında en yüksek katma değer yaratan ilk üç ku- ruluşun tümü özel sektör kuruluşlarından oluşmaktadır. En yüksek katma değer yaratan kuruluş, 2021 yılında İSO 500’ün yarattığı toplam brüt katma değerin yüzde 7,2’sini gerçekleştirmiştir. Geçen yıl bu oran yüzde 9,5 ile daha yüksektir. ÜRETIMDEN SATIŞLARA GÖRE ILK ÜÇ KURULUŞ Üretimden Satışlar (Net - Satış Vergileri Hariç) FORD OTOMOTİV 67.305.202.746 TL 2 STAR RAFİNERİ 55.187.004.901 TL 3 TÜPRAŞ 136.793.346.358 TL 1Next >