Bizden Haberler

08 Aralık 2023

İSO ve Milli Eğitim Bakanlığı İş Birliğiyle Gerçekleşen İstanbul Mesleki Eğitim Zirvesi, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in Katılımıyla Yapıldı

İstanbul Sanayi Odası (İSO) ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle düzenlenen İstanbul Mesleki Eğitim Zirvesi Milli Eğitim Bakan Yusuf Tekin’in katılımıyla gerçekleşti. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ev sahipliğinde gerçekleşen zirveye İstanbul Vali Yardımcısı Mustafa Kaya, Beyoğlu Kaymakamı Can Aksoy, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Doç. Dr. Murat Mücahit Yentür, bir önceki hükümet döneminde Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcılığı görevini yürüten Hasan Büyükdede katıldı.

İSO’nun 2019 yılından itibaren Bakanlık ile yürüttüğü Mesleki Eğitim İşbirliği Projesi (İSO MEİP) kapsamında atılan adımların ve gün boyu mesleki eğitim alanındaki gelişmelerin ele alındığı çalıştaylarla süren zirveye İSO Meclis Başkanı Ender Yılmaz, İSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları İrfan Özhamaratlı ve Cemal Keleş ile birlikte İSO Yönetim Kurulu Üyeleri, İSO Meclis Başkanlık Divanı Üyeleri, İSO Meclis ve Meslek Komiteleri Üyeleri ve İSO MEİP Protokol Yürütme Kurulu Üyesi sanayiciler de katıldı.

İstanbul Mesleki Eğitim Zirvesi’nin açılışında konuşan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, İSO’nun mesleki eğitim alanında hayata geçirilen projelerde Bakanlık ile aynı yolda yürüdüğünü söyledi ve İSO’ya bu anlamda teşekkürlerini iletti. Ulusal düzeyde ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınma için eğitimin, insanlığın en güçlü enstrümanlarından biri olduğunu kaydeden Bakan Tekin konuşmasına şu sözleriyle devam etti:

“Bakanlık olarak bizler eğitimin 20 milyon öğrencimize adil bir şekilde ulaşması için bütün imkanlarımızı seferber ediyoruz. Son 21 yıldır, her yıl genel bütçenin en büyük payını eğitime ayırıyoruz. Sınıfları modern teknolojik imkanlarla donatarak, müfredatı özgürlükçü bir şekilde revize ederek, öğretmenlerimizin özlük haklarını geliştirerek, toplumumuzun her ferdi için yüksek eğitim imkanı sunarak ülkemizi eğitim alanında örnek gösterilen bir ülke haline getirdik. Ancak eğitim, mükemmel bir noktaya varılabilecek bir alan değil. Çünkü her noktada daha iyisini kurgulamak zorundayız. Bizler de daha iyisini yapmak için çalışmaya devam edeceğiz.” dedi. Bakanlık olarak kendilerinin bazı talepleri olduğunu dile getiren Yusuf Tekin, “Her türlü öneriye ve yeniliğe açığız. Buralarda yetiştirdiğimiz çocuklarımızın istihdam edileceğine dair sektörün bize taahhütte bulunması gerekiyor. Gelin hep beraber elimizi taşın altına koyalım, mesleki ve teknik eğitime yönelik geliştirilen olumsuz algıyı değiştirelim. Mesleki ve teknik eğitimde oluşabilecek sorunlara karşı hep beraber hareket edelim.”

Geçmiş dönemlerde mesleki eğitim ve meslek liselerinin itibarsızlaştırıldığını belirten Tekin, bunun üretimi, istihdamı zayıflattığını ve nitelikli eleman açığı yaratarak gündemi uzun bir süre meşgul ettiğini ancak atılan bütüncül adımlar sayesinde bunların geride kaldığını vurguladı. Tekin özetle şunları söyledi:

“2014 yılı başında “Proje Okul” kavramı kazandırdık. Bu süreçte sektör temsilcileriyle yaptığımız istişarelerde bizlere üç ana problemden bahsettiler. Bunlar meslek liselerinin müfredatlarının güncel olmaması, öğretmen kadrolarının ihtiyacı karşılayamaması ve meslek liselerine kaydolan öğrencilerin kabul prosesinin olmaması başlıklarıydı. Bu işin akademik yönünü biz Bakanlık olarak devraldık, mesleki ders bölümünü de sektör devraldı ve ortaya çıkan bu başarılı sonuç kamu bürokrasisi açısından bir devrim niteliğindedir. “

2013-2018 yılları arasında atılan devasa adımların bugün geniş çerçeveli bir zirvede ele alınmasından dolayı çok mutlu olduğunu belirten Tekin, şunları söyledi:

“Sadece örgün eğitim çağındaki gençlerimiz için değil tüm bireylerimiz için de hayat boyu öğrenme merkezleri kurduk ve 62 alanda toplam 2610 adet mesleki eğitim kursu açtık. Mesleki eğitim alanında sektörden talebimiz şöyle ifade edebilirim, gelin taşın altına elimizi birlikte koyalım. Gelin okullarımızı, müfredatlarımızı talep ettiğiniz doğrultuda güncelleyelim, yeni okullar açalım. Her türlü öneriye ve yeniliğe açığız. Buralarda yetiştirdiğimiz çocuklarımızın istihdam edileceğine dair sektörün bize taahhütte bulunması gerekiyor. Gelin hep beraber elimizi taşın altına koyalım, mesleki ve teknik eğitime yönelik geliştirilen olumsuz algıyı değiştirelim. Mesleki ve teknik eğitimde oluşabilecek sorunlara karşı hep beraber hareket edelim.” diye konuştu.

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ise toplumsal yaşamı kökten değiştiren yeniliklerin, herkesi daha rekabetçi bir eğitim sistemi arayışına yönlendirdiğini söyledi. Bahçıvan konuşmasına şu sözleriyle devam etti:

“Sanayi, eğitim sisteminin yetiştirdiği insan gücüyle çalışıyor. Ayrıca eğitim süreci, toplumun sanayi ve üretim kültürüne hazırlanmasını sağlama görevini de üstlenmiş durumda. O halde, yeniliklerden, rekabetten, bilim ve teknolojiden haberi olmayan bir eğitim sisteminin, sanayiye yardım etmesi bugün zor olmakla birlikte gelecekte imkânsız olacaktır. İşte bu nedenle, geleceğin mesleklerini etkili bir şekilde icra edebilecek, aynı zamanda analitik ve stratejik düşünebilen, çevik ve nitelikli insan kaynağını yetiştirmeye odaklanmak zorundayız. Bu noktada, biz sanayicileri ilgilendiren hedeflerin başında Mesleki ve Teknik Eğitim konusu geliyor. İstanbul Sanayi Odası yıllardır mesleki eğitimi en öncelikli faaliyet alanlarından birisi olarak görüyor. Zira, sanayimizin katma değerli üretime geçmesi ve yüksek teknoloji alanlarına yönelebilmesi için nitelikli işgücüne büyük ihtiyaç duyuyoruz. Ayrıca hepimizin kabul edeceği üzere iyi eğitilmiş, nitelikli insan gücü, ülkelerin rekabet gücü göstergelerinde en önemli unsurlar arasında. Bu nedenle çalışmalarımıza ‘gelecek mesleki eğitimde’ mottosu yön veriyor.”

5 yıldır Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği içerisinde meslek liseleri, okul müdürleri ve sektör temsilcileri ile birlikte yönetilen İSO MEİP’te, kapsayıcı bir ölçekte çalışmaları sonuç odaklı olarak sürdürdüklerine vurgu yapan Erdal Bahçıvan özetle şunları söyledi:

“Ulaştığı ölçek, derinlik ve sonuçlar itibarıyla ülkemizde bu alandaki en yenilikçi ve kapsayıcı çalışma olan İSO MEİP ile temel amacımız; meslek liselerine nitelikli öğrencileri çekmek, onları istihdam odaklı bir şekilde yetiştirmek ve sanayide, kendi alanlarında, iyi şartlarda istihdam fırsatlarıyla buluşturmak. Gelinen noktada rahatlıkla ifade edebiliriz ki, İSO MEİP artık mesleki eğitim alanında marka ve simge olmuş, bünyesinde oluşan yeni projelerle şemsiye bir kavram haline dönüşmüştür. İSO MEİP kapsamında yürüttüğümüz faaliyetler neticesinde; meslek lisesi öğrencilerinin sanayide aranan eleman olarak mezun olması, öğrencilerin kendi alanlarıyla erken tanışma fırsatını yakalaması, mezunların kendi alanlarında istihdam edilebilmesi, okul yöneticileri, öğretmenler ve öğrencilere ihtiyaç duydukları alanlarda eğitim desteği sunulması, müfredat güncelleme çalışmaları, öğrencilerin işletmelerdeki beceri eğitimlerinin planlanması gibi birçok alanda yaptığımız çalışmalarla kapsamlı ve ölçülebilir sonuçlara ulaştık. Kurulan sanayi-okul iş birliklerinin, okullarımızdaki istihdam odağını artırdığını ve istihdam oranlarının yaklaşık dört kat yükselmesine katkıda bulunduğunu görüyoruz. Bu alanda odaklı çalışmalarımıza önümüzdeki dönemde de emin adımlarla devam edeceğimizi vurgulamak isterim. Çünkü hepimiz çok iyi biliyoruz ki güçlü bir Türkiye için geleceğimizi mesleki eğitim şekillendirecek.”

Mesleki eğitimin hak ettiği yere ulaşabilmesi ve çalışmaların bir üst seviyeye taşınabilmesi için birtakım ilave desteklere ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Erdal Bahçıvan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu amaçla, toplumu, aileleri ve öğrencileri mesleki eğitime daha da yakınlaştırmak, mesleki eğitime olan talebi artırmak için hem ailelerin hem de öğrencilerin maddi olarak teşvik edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu kapsamda, çocuklarını mesleki eğitime yönlendiren ailelerin eğitim süresince sosyal yardım yaklaşımıyla maddi olarak desteklenmesi, meslek lisesindeki öğrencinin ilk yılından itibaren sosyal güvencesinin başlatılması ve devlet tarafından ödenmesi, okuduğu süre boyunca burs sağlanması, mezun olduktan sonra kendi alanında çalışmak şartıyla belli bir süre ücretine vergi muafiyeti tanınması ve erkek öğrenciler için askerlik avantajı getirilmesi mesleki eğitime talebi artırmak için önemli teşvikler olacaktır. Bunlara ilave olarak aile ve çocukları mesleki eğitime yönlendirmek için yapılacak sosyal iletişim kampanyalarının da olumlu sonuçları olacağını düşünüyorum.”

Açılış konuşmalarının ardından İSO MEİP Atilla Altuntaş Proje Destekleri kapsamında destek almaya hak kazanan okullar açıklandı ve okul müdürlerine plaket takdim edildi. Zirve kapsamında düzenlenen oturumlarda mesleki eğitime yönlendirme ve rehberlik, öğretmenlerin mesleki becerilerinin artırılması ve motivasyonu, işletmelerde mesleki eğitim ve staj uygulamaları, mezunların alanında istihdama yönlendirilmesi, kurumsal iş birliklerinin yaygınlaştırılması, mesleki eğitim merkezleri, mesleki eğitim mevzuatı, döner sermaye ve yönetsel sorunlar gibi çok boyutlu ve bütünsel bir yaklaşımla çözüm önerileri ele alındı. Oturumlarda ortaya çıkan sonuçlar raporlanarak Milli Eğitim Bakanlığı düzeyinde paylaşılacak.