“İSO Su Raporu”ndaki Gerçekler…

Geçen ay, uzun süredir üzerinde çalıştığımız çok önemli bir raporu kamuoyu ile paylaşmanın gururunu yaşadık. İstanbul Sanayi Odası olarak, doğal kaynaklarımızın kıymetini bilmenin onlara sahip çıkmanın ve sürdürülebilir bir çevre konusundaki sorumluluğumuzun bilinciyle; alanında uzman akademisyenlerle birlikte “İklim Değişikliği ve Su Yönetimi: Sanayi Sektörü Raporu”nu tamamlayarak açıkladık.

Türkiye Bilimler Akademisi Şeref Üyesi ve İTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü akademisyenlerinden Prof. Dr. İzzet Öztürk koordinatörlüğünde yapılan araştırmayı, Tarım ve Orman Bakanımız Sayın İbrahim Yumaklı’yı konuk ettiğimiz; “Vizyoner Bir Bakışla Tarım ile Sanayi Arasındaki Entegrasyonu Artırarak; Tarımsal Sanayinin, Ekonomimize Daha Etkili ve Verimli Katkı Yapmasını Değerlendirmek” konulu Mayıs ayı Meclis toplantımızda açıklamamız daha da anlamlı oldu.

Oldukça kapsamlı olan araştırmadan çok önemli bulguları, değerlendirme ve ve çözüm önerilerini ilerleyen sayfalarımızda bulacaksınız. Ancak burada çarpıcı bulduğum bazı tespitlere kısaca değinmek istiyorum.

Bu bilimsel araştırma bizlere; gelecek 50 yılda ülkemizde sıcaklıkların 2,5°C ile 5°C arasında artacağı ve yağış miktarının yüzde 10 ile yüzde 20 arasında azalacağı tahminini veriyor. Yapılan hidrolojik modelleme çalışmaları, yine yakın gelecekte su potansiyelimizin de yüzde 15 ile yüzde 50 oranında azalacağını öngörüyor.

Roporda İstanbul’a ilişkin de çok önemli tespit ve uyarılar var. Bu tespitlere kısaca bakacak olursak; İstanbul’a su sağlayan kaynakların veriminde de 2050 yılına kadar yüzde 30 oranında azalma bekleniyor. Araştırmada, yakın gelecekte İstanbul’a su temin edilen 17 havzadaki toplam su potansiyelinin yüzde 8 ve yüzde 12 civarında azalabileceği tespitine yer veriliyor.

Araştırmada su kaynaklarının kullanımına ilişkin de önemli sonuçlara ulaşılmış. Türkiye’de su kullanımının sektörel dağılımına bakıldığında, yüzde 77’si tarımsal sulama yüzde 12’si içme ve kullanma suyu yüzde 11’i de sanayi ihtiyaçları için kullanılıyor.

Araştırmanın ortaya koyduğu sonuçlar çerçevesinde ortalama kişi başına kentsel atık su üretiminin ~200 L/kişi/gün olduğu ülkemizde, endüstriyel su ihtiyacı için kentsel atık su kullanımının yüksek bir potansiyeli bulunuyor.

Çözüm noktasında ise akademisyenler bizlere birçok öneride bulunuyor. Öncelikle sanayi ile ilgili olanlardan birkaçını burada paylaşmak istiyorum: Sanayi üretim süreçlerinde su tasarrufu yöntemlerinin etkinleştirilmesi. Tesis içi su yönetimi, atık suyun arıtılarak yeniden kullanılması, kullanılabilir durumda olan çözünmüş elementlerin ayrıştırılması. Suyu biriktiren ve atıksu oluşturmayan proseslerin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması. Bu sayede suya daha az bağımlı olan kimya, kâğıt ve tekstil endüstrilerinin geliştirilmesi…

Akademi ile iş birliğimizin bu son derece değerli sonuçlarını paylaştıktan sonra geçen ay yine akademi dünyamızla gerçekleştirdiğimiz bir iş birliği protokolü de, tıpkı “Su Raporumuz” gibi, İSO olarak üniversite-sanayi iş birliğine verdiğimiz önemin ve uygulamalarımızın güzel bir örneği olarak yerini alacaktır.

Geçen ay İTÜ ile üniversite ve sanayi kuruluşları arasındaki iş birliğini geliştirmek, Türkiye’nin AR-GE ve inovasyon kapasitesinin arttırılmasını sağlamak, firmaların sanayide ihtiyaç duyulan nitelikli insan kaynağına erişmesi konusunda çalışmalar yapmak, sanayinin rekabet gücü ve katma değeri yüksek, yenilikçi ürünler üretmesini desteklemek ve geleceğin sanayicisi olabilecek girişimlerin yetiştirilmesi ve sanayicilerle buluşturulması için bir protokol imzaladık. İTÜ Rektörümüz Sayın İsmail Koyuncu ile birlikte attığımız bu adım kapasımda İSO ve İTÜ, endüstriyel tasarım alanında prototipleme, kullanıcı deneyimi ve danışmanlık hizmetleri sunacak kapsamlı bir Merkez yapısı için de iş birliği içinde olacak.

Bu iş birliği protokolünün akademi ve sanayi dünyamıza hayırlı olması umuduyla hepinize sağlıklı ve huzurlu bir ay geçirmenizi diliyorum.

Erdal Bahçıvan
İstanbul Sanayi Odası
Yönetim Kurulu Başkanı