Diğer Haberler
Plastik Sanayicileri, Danışma Kurulu Toplantısında Sektörün Geleceğini Tartıştı
- 05.12.2015
- Diğer Haberler
Plastik sanayicilerini bir araya getiren Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Danışma Kurulu Toplantısı Beylikdüzü’ndeki Tüyap Palas otelinde gerçekleştirildi. PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür ev sahipliğinde yapılan etkinliğe İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan da katıldı. Etkinlikte İSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Adnan Dalgakıran, İSO Yönetim Kurulu Üyeleri Nahit Kemalbay ve Nurhan Kaya, İTO Meclis Başkanı Şekip Agdaviç, Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclis Başkanı Salih Esen de yer aldı. Sektörün sorunları ele alındığı toplantıda pek çok İSO Meclis ve Meslek Komiteleri Üyeleri de yerini aldı.
Toplantının moderatörlüğünü İSO Meclis Üyesi Ömer Karadeniz yaptı. Karadeniz Türkiye’nin plastik sektöründe Avrupa’nın ikinci, dünyanın ise yedinci büyük üreticisi olduğunu söyledi. Karadeniz yeni yönetime gelen Reha Gür başkanlığındaki Yönetim Kurulu’na başarılar dileyerek STK’ların ve meslek örgütlerinin ahenk içinde çalışmalar yapmasının büyük bir dinamizm yaratarak sektörü daha iyi noktalara getireceğini kaydetti.
Plastik sanayicilerinin yoğun katılım gösterdiği ve önde gelen plastik sanayi üreticilerinin hazır bulunduğu toplantıda bir konuşma yapan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, birkaç hafta önce PAGDER’in yeni yönetiminin kendilerine yaptığı ziyarette yansıttığı dinamizmden çok memnun kaldıklarını söyledi. Türk sanayisinde ikinci ve üçüncü neslin sanayi ve üretime bakışının isteksiz olduğunu kaydeden Bahçıvan, PAGDER yönetimindeki ışıltının sektör ve sanayi açısından kendisini umutlandırdığını belirtti. Hayatın her noktasında plastiği hissettiklerini ifade eden İSO Başkanı Bahçıvan, PAGDER’in 1950’lere dayanan geçmişi ile sektörel örgütlenme konusunda en eski örneklerin başında geldiğine dikkat çekti. Türk sanayisinin geçmişin tecrübesi ile gençliğin vizyonunu bağlayamamasını önemli bir eksiklik olarak niteleyen Bahçıvan, toplantıda gençlerin ve tecrübelilerin bir arada olduğunu belirterek bu konuda köprü olma konusunda attıkları adımlar için sektör duayenlerini tebrik etti.
İSO içinde plastik sektörünün Meclis ve Meslek Komiteleri üyeleri içindeki ağırlığından bahseden İSO Başkanı Bahçıvan, Nahit Kemalbay ve Nurhan Kaya’nın Yönetim Kurulu’nda, Ömer Karadeniz’in de Meclis’te sektörün sorunlarını gündeme taşıdığını söyledi. Bahçıvan, “Yönetim olarak bir ilke benimsedik: Sektör derneklerinin kendine has bilgi birikimleri ve tematik çalışmaları bizim için önemli bir veridir ve tüm sektör derneklerimizle bu konuda işbirliği yapmaya gayret ediyoruz. İSO olarak sektör temsilcilerinin kendi konularına ve güncel değerlendirmelerine aynı boyutta sahip değiliz. Sektörün kendine ait olan günlük konular bize yansıtıldıkça İSO şemsiyesi altında taşınması gereken fikirler açısından çok daha güçlü bir zemine sahip olacağız. Derneklerle olan diyaloglarımız çok önemli. PAGDER ile böyle bir ilişki içindeydik. Yeni yönetimde bu ilişkinin kalıcı zeminlerle yol alacağını düşünüyorum” dedi.
Sanayi açısından önümüzde çok daha olumlu bir iklim olduğunu kaydeden Bahçıvan, son 1.5-2 yıldır siyaset ikliminin üretim ekonomisinin gerçeklerinin önünde yer aldığını ancak bu dönemin geride kaldığını söyledi. Seçimler öncesinde Türkiye’nin yeniden üretim ekonomisine dönme ve bu konuda bir hikaye yazma konusunda mutabık kalındığını ifade eden Bahçıvan, hükümet programında İSO olarak dile getirdikleri tüm ana stratejik konuların açık şekilde yer aldığını hatırlattı. Bahçıvan bunu bir taahhüt olarak kabul ettiklerini ve Türkiye’nin yüksek teknoloji ve katma değer üreten, nitelikten ziyade nicelik üreten bir sanayiye dönüşümü için önemli bir işaret olarak gördüklerini kaydetti.
Bahçıvan sözlerine şöyle devam etti:
”Teşhis konusunda Ankara ile hiçbir mutabakatsızlık yok, tedavi konusunda da mutabakat sağlandı. Süreklilik ve şeffaflık içinde bu sürecin takibi çok önemli. Sizden ricamız bizi doğru ve zamanında verilerle besleyin. Ortaya koyacağımız çalışma programı bir kerelik talep oluşturma değil sürekli kendini tazeleyen ve ana noktalarda buluşan bir çalışma prensibinde olacak. 2-3 ayda bir ilgili bakanlıklarla sanayinin ihtiyaçlarını aktarma noktasında bir çalışma içinde olacağız. Tüm sanayi olarak söylüyorum mütevazı değiliz: Türkiye sıçrama noktasına gelecekse bu ancak sanayi ile mümkün olabilir, bundan kimsenin şüphesi yok. Taleplerimizi her zamankinden güçlü ve ısrarlı söyleyeceğimiz bir döneme giriyoruz. Çok daha umutluyuz. Bir takım konjonktürel sorunlarımız var. Etrafımız ateş çemberi. Ancak yine de geleceğe umutla bakmamız gerekiyor. Dönemsel zorluklar doğru yönettiğimiz takdirde orta vadede fırsat haline gelecektir. Batı ile ilişkilerimizin pozitife dönmesi, AB ile yaşadığımız bahar havası ve batı tarafından tekrar stratejik ortak olarak görülüyor olmak bizim için kıymetli fırsatlar olacak. Güçlü bir ülke olmalıyız. Bunun altındaki faktör güçlü bir üretim ve sanayi ülkesi olmaktan geçiyor. Askeri ve siyasi olarak güçlü de olsanız ekonomik gücünüz yoksa bir yere kadar ilerleyebilirsiniz” dedi.
Plastik gibi; eski, tecrübeli ve birikimli bir sektörün dünya çapında ses getirecek farklı bir hikaye yazması gerektiğini belirten Bahçıvan, Türkiye’nin kendi teknolojisini ve makine parkını yeterince kullanamamasının Türk sanayisinin temel sorunu olduğunun altını çizdi. Çay kaşığı ile elde edilen kazanca karşılık kamyonlar dolusu kaynağın batıya teknoloji için aktarıldığını vurgulayan İSO Başkanı Bahçıvan, kendi makinasını ve kendi teknolojisini üretmeyen hiçbir sektörün global oyuncu olamayacağını söyledi. 18 Aralık’ta makineciler ile plastik sektörünün oyuncularını bir araya getirerek fikir fırtınası gerçekleştireceklerini hatırlatan Bahçıvan, “Bu kadar güçlü ve köklü sanayinin ham madde sorununu çözerse çok daha güçlü hale geleceğine inanıyorum. Ankara’dan bu noktada teşvik isteyeceğiz ve bu konuda fazlasıyla kaprisli ve ısrarcı olacağız. Türkiye’nin gelecek vizyonunun altını doldurabilecek sanayi dışında hiçbir sektör yok. Bu inancımız olduğu sürece Türkiye’nin geleceğine yönelik taleplerimizi ısrarla sürdüreceğiz” dedi.
Soru cevaplarla devam eden toplantıda söz alan İSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Adnan Dalgakıran, ABD Çalışma Bakanlığı’nın bir raporundan bahsederek raporda bugün ABD’de doğan çocukların yüzde 65’inin yetişkinlik çağına girdikleri zaman bugün bilinmeyen meslekleri yapacağını söyledi. Türkiye’nin kültürel bir devrime ihtiyacı olduğunu belirten Dalgakıran, “Türkiye’nin yürüyeceği yol yetişmiş insan üzerine olmalı. Biz hala asgari ücretleri tartışırsak o noktanın çok uzağındayız demektir. Makine sektörünü ele alırsak dünyada en büyük ticaret enerji, ardından makine sanayi geliyor. Çin, Kore ve Tayvan endüstriyel devrimlerini üretim araçlarını üretmek üzerine kurguladı. Bu ülkeler üretim araçlarını üretmeyi stratejik bir sektör olarak algılayıp kaynaklarının önemli kısmını buraya aktarıyor” şeklinde konuştu.
İSO Yönetim Kurulu Üyesi Nurhan Kaya da “Kauçuk sektörü ve plastik sektörünün sorunları ortak, seçimlerin bittiği ve sanayiciliğin taçlandığı bir sürece girmeliyiz. Hükümet programı içinde yer alan tedarik stratejisini yeniden oluşturulması konusunun ve ham madde konusunun gündeme getirilmesi gerekir” dedi.
PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür ise plastik sektörünü dünyanın en çevreci sektörü olarak tanımlayarak 36. dönem başkanlığını üstlendiklerini ve geçmiş yönetimlerin başarılarını daha üst noktalar taşımakla mükellef olduklarını söyledi. Yönetim Kurulu olarak katılımcıların eleştirilerine ihtiyacı olduklarını ifade eden Gür, PAGDER’in çalışmalarını anlatan bir sunum ile yaptıkları faaliyetlerden bahsetti. Gür, tüketim konusunda toplum olarak dünya trendlerini takip ettiklerini ancak üretim ve sanayide bu trendi yakalayamadıklarını kaydederek “Sektör olarak ham maddede ve makinede dışa bağımlıyız. Kendi içimizde inovasyonu yaratabilecek genç bir kitleyiz. Eğitim sorunumuzu çözebilirsek bizi kimse tutamaz” şeklinde konuştu.
Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclis Başkanı Salih Esen ise plastik sektörünü Türkiye’nin rekabetçi koşullara sahip olan sektörlerin başında geldiğini söyledi. Plastiğin gelişiminin özellikle Türkiye’nin cari açığının oradan kalkmasına yönelik en büyük çözümlerden bir olduğunu söyleyen Esen, OSB’lerde plastik sektörünün yerleşimine açık yerlere ihtiyaç olduğunu belirtti. Sektörün ham madde tedarikinde büyük sorunlar yaşadığını vurgulayan Salih Esen, PETKİM’in katkılarına karşın bu konuda dışa bağımlı hale gelindiğini ifade etti. Esen, sektör derneklerinin desteğinin sektörün sesinin gür çıkmasına olanak sağladığını vurguladı.
Daha sonra konuşan İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Şekip Agdaviç geçtiğimiz dönemde törpülenen yatırım isteğinin tekrar artırılması için yatırım ortamının iyileştirilmesi gerektiğini söyledi. Agdaviç, meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının hükümetten isteklerini farklı frekanslarda değil aynı şekilde istemesi gerektiğinin altını çizdi. Son dönemde Türkiye’de katma değer oluşturan, vergi veren ve istihdam oluşturan insanların cezalandırıldığını kaydeden Agdaviç, Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği’nin (TAYSAD) İSO 500 verilerinden yararlanarak hazırladıkları bir çalışmada sanayicinin yatırımının sadece yüzde 6 kazanç elde edebildiğini belirtti. Agdaviç, sanayinin daha fazla yatırım yapma isteğini sağlayacak ortamın oluşturulması gerektiğini sözlerine ekledi.
Televizyon spikeri Ali Çağatay da etkinlikte bir konuşma yaptı.