Etkinlikler

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, İSO’da Buluştuğu Sanayicilerle Ekonomide Dengelenme Sürecini Konuştu

18.01.2019
Etkinlikler

İstanbul Sanayi Odası (İSO), sanayi sektöründe dengelenme sürecini ve sanayicilerin güncel sorunlarını görüşmek üzere Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ı ağırladı. Odakule’de yapılan toplantıya ev sahipliği yapan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan “Türkiye ekonomisinin hak etmediği bir dış saldırıya karşı, Bakan Albayrak’ın liderliğinde örnek bir kriz yönetimi sergilendi. Şimdi önümüzde finansal dengelenme sürecini reel ekonomimizde bir dengelenmeyle taçlandırma görev ve sorumluluğu durmaktadır” dedi.

Toplantı sırasında Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, önce çok sayıda sanayicinin kendi sektörleri ile ilgili gündemlerini oluşturan görüş ve değerlendirmelerini dinledi ve daha sonra da gelen soruları yanıtladı.

Bakan Albayrak geçtiğimiz günlerde çeşitli platformlarda ihracat hedeflerine ulaşmak için pazar ve ürün çeşitliliğini artırarak, ithal ara madde bağımlılığını azaltma ve katma değeri yüksek ürün üretimini artırmak için sanayi ve ticaret iş birliklerini daha da güçlendireceklerini belirtmişti. Son dönemde açıklanan KOBİ Değer Kredi paketi ile KOBİ’leri güçlendireceklerini kaydeden Albayrak, böylece yüksek katma değerli üretim döneminin altyapısını hazırlayacaklarını anlatmıştı. Albayrak reel sektörün de nefes alabileceği bir ekosistem oluşturmanın gayreti içinde oldukların aktarmıştı.

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, toplantıda yaptığı konuşmanın başında Türkiye ekonomisinin hak etmediği bir dış saldırı ile karşı karşıya kaldığını, bununla birlikte Bakan Albayrak’ın liderliğindeki ekonomi yönetiminin paydaşları ile birlikte Yeni Ekonomi Programı, Enflasyonla Topyekûn Mücadele, KOBİ Değer Kredisi gibi adımlarla örnek bir kriz yönetimi sergilediğine dikkat çekti. Erdal Bahçıvan “Kısa sürede finansal dengelenme sağlanarak bu saldırıyı ve arkasındaki hesabı ülkemiz büyük bir başarıyla bertaraf etti. Şimdi önümüzde bu finansal dengelenme sürecini reel ekonomimizde bir dengelenmeyle taçlandırma görev ve sorumluluğu durmaktadır. Biz sanayiciler üzerimize düşen görevi yapmaya, taşın altına her zaman olduğu gibi elimizi koymaya hazırız” dedi.

Yaz aylarında yaşanılan dalgalanmanın ardından finansal piyasalarda bir iyileşme oluşmasına rağmen reel sektör üzerindeki baskının ortadan kalktığını söylemenin zor olduğunu belirten Bahçıvan, sanayi üretimi, İstanbul Sanayi Odası Türkiye İmalat PMI gibi göstergelerin 2019’a ilişkin önemli ipuçları ortaya koyduğunu, finansal alandaki dengelenme sürecinin ekonominin geneline yayılması için ne gibi önlemler alınması gerektiği hakkında fikir verdiğini kaydetti.

Kalıcı, sürdürülebilir, nitelikli büyümenin yolu ancak üretim ekonomisini güçlü kılmaktan geçiyor” diyen Bahçıvan, geleceğe iyimser bakan, taşın altına elini koyarak risk alan, toplumun refahını, aş, iş üretmeyi kendisine öncelikli görev edinmiş ekonominin güçlü aktörleri olan sanayicilerin çözüm konusunda öncelik beklediği sorunlarını şu şekilde sıraladı:

“Sanayi sektörümüzün en önemli sorunu finans akışının sağlanmasıdır. İçinde bulunduğumuz süreçte kamu bankaları sanayicimizin yanında daha duyarlı bir şekilde durmaya özen gösterirken, birkaç örnek dışında özel bankalardan aynı duyarlılığı maalesef göremedik. 14 bankamızın ‘KOBİ Değer Kredisi’ paketine katılması uzun süredir arzu ettiğimiz olumlu bir gelişme. Bu örnek iş birliğinin artarak sürmesi piyasalara moral verecektir. Finansman sıkıntısını bir nebze rahatlatabilmek için birçok sanayi firmamızın birikmiş KDV alacakları da bir teminat aracı olarak kullanılabilmeli. Bütçeden herhangi bir nakit çıkışı gerektirmeyen bu öneri ile sanayici güçlü bir teminata kavuşacak. Ayrıca mevcut haliyle tüketimden ziyade bir üretim vergisine dönüşen KDV sisteminde önerimiz; kamu maliyesini olumsuz etkilemeyecek ama sanayimize de bu boyutta yük getirmeyecek yeni bir tüketim vergisi modelinin ikame edilmesidir.”

“Yine enflasyonist dönemden kalan geçici vergi uygulamasının artık kaldırılması gerekiyor. İhracatın her geçen gün önem kazandığı günümüzde Türk Eximbank’ın sermayesinin güçlendirilmesi, Türk Lirası kredi imkanlarının genişletilmesi, firmalarımızı kur risklerine karşı koruyacak enstrümanların geliştirilmesi ve sektörel bazlı bir yaklaşımın önemli olduğunu düşünmekteyiz. Ek olarak reel sektöre nefes aldıran KGF uygulamaları farklılaştırılarak kalıcı hale getirilmeli. İSO olarak sürekli gündemde tuttuğumuz Kalkınma Bankası konusundaki gelişmeleri de takdirle takip ediyoruz. Umut ediyoruz ki güçlü yönetim yapısı ve kuvvetli sermayesi ile yeni nesil kalkınma bankamız kısa bir süre içerisinde Türk sanayisinin hak ettiği en önemli paydaşı olma görevini üstlenecek.”

İSO olarak yerli üretimi ve yerli ürün alımını önemsediklerini de ifade eden İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan mayıs ayında düzenleyecekleri İSO Sanayi Kongresinin temasının “Yerli Üretim, Yerli Ürün Alımı” olacağını belirterek bu konuda farkındalığı artıracaklarını kaydetti.