İSO Yönetimi ve Meclis Üyeleri İstanbul’daki Konsoloslarla Buluştu

• 19.01.2017
• Etkinlikler

İstanbul Sanayi Odası (İSO), İstanbul Konsoloslar Birliği ile 19 Ocak 2017 tarihinde Yeni Yıl Resepsiyonu’nda bir araya geldi. İstanbul Valisi Vasip Şahin, Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilcisi Büyükelçi Kenan İpek ile 32 ülke diplomat ve konsoloslarının katıldığı toplantıya İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ev sahipliği yaptı. Çok sayıda İSO Meclis Üyesinin de yer aldığı buluşmaya İSO Meclis Başkan Yardımcıları İsmail Gülle ve Hasan Büyükdede, İSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İrfan Özhamaratlı, İSO Yönetim Kurulu Üyeleri Sadık Ayhan Saruhan (Sayman Üye), Nahit Kemalbay, Sultan Tepe, Ali Eren ve Serdar Urfalılar katıldı.

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, İSO Yönetimi ve Meclis Üyelerinin 32 ülkenin temsilcileri ile bir araya geldiği buluşmanın açılış konuşmasında “Diplomasi dünyasından beklentimiz, ülkemizin gerçeklerini dünya kamuoyuna anlatırken sadece sağlıklı ve doğru bilgiye itibar edilmesidir” dedi.

Bahçıvan, Avrupa Birliği üyesi ülkelere hitaben de “Vize serbestliği konusunda devam eden müzakerelerin en kısa zamanda ülkemiz vatandaşlarının AB ülkelerinde serbest dolaşım hakkının kabul edilmesiyle sonuçlanmasını umut ediyoruz” şeklinde konuştu.

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan konuşmasında hem geçtiğimiz yılın bir değerlendirmesini yaptı hem de gelecekten beklentilerini konuklarıyla paylaştı. Terörün küresel bir nitelik kazandığına dikkat çeken Bahçıvan, terör korkusunun bir korku çağına neden olduğunun tartışıldığını söyledi. Dünyanın birçok yerinde insanların başkalarından daha çok şüphelendiğini ve korktuğunu ifade eden Bahçıvan, korku çağının tüketimi, ticareti, toplumsal ilişkileri, iletişimi ve üretimi olumsuz etkilediğini ve geleceğe yönelik bir kaygı ve güvensizlik duygusunun da buna eşlik ettiğini kaydetti.

Bahçıvan şöyle devam etti:

“Küreselleşen terörün bütün olumsuz etkilerine karşı ancak ve ancak uluslararası işbirliklerini güçlendirerek mücadele edilebileceğine yürekten inanıyorum. Bu mücadelede sadece devletlere rol düşmüyor. Bütün aktörlerin, kendi faaliyet alanlarında uluslararası temaslarını artırarak bu kritik sürece katkı sağlaması gerekiyor. İşte bugünkü birlikteliğimizin, böyle bir işbirliği ve dayanışmayı destekleyeceğini burada özellikle vurgulamak istiyorum.”

Geride bıraktığımız yılın bir diğer önemli gelişmesinin de, Donald Trump’ın ABD’nin 45’inci başkanı seçilmesi olduğuna değinen Bahçıvan, Trump’ın uluslararası işbirlikleri ve özellikle de uluslararası ticaret anlaşmaları konusunda kendinden önceki yönetimden çok farklı bir çizgiye ve anlayışa sahip olduğunu dile getirdi. Bahçıvan, ABD’nin dünyadaki ekonomik ve siyasi ağırlığı göz önünde bulundurulduğunda bu yönetim değişiminin birçok ülkeyi etkileyeceğinden bahsetti.

Dünyanın birçok ülkesinde popülist söylem ve ekonomik planda korumacılığın ön plana çıktığına işaret eden Bahçıvan, “Küresel ticaret yavaşlarken, birçok ülkenin ne yazık ki korumacılık yönünde tedbirler alıyor olması dünya ticaretinin canlanması ümidini maalesef azaltıyor. İşte bu noktada işbirliği, diyalog, samimiyet, karşılıklı güven bütün dünya ülkeleri için büyük bir önem taşıyor. Türkiye böyle bir anlayışı bugüne kadar sürdürdü, bundan sonra da sürdürmeye kararlıdır. Sorunlar karşısında yılgınlık sergilemek yerine diyalog ve müzakere yolları karşılıklı olarak zorlanmalı. Türkiye ile AB arasındaki Gümrük Birliği’nin genişletilerek, güncelleştirilmesi sürecinin başlaması buna en güzel örnektir. İSO olarak, bu konuyu en çok gündeme getiren kuruluşlardan birisiyiz. Sürecin devamını da aynı yakın ilgiyle takip edeceğiz” şeklinde konuştu.

Gümrük Birliği müzakerelerinde karşılıklı çaba ve güvenle gelinen ilerlemenin vize serbestliği konusunda da yaşanmasını beklediklerini dile getiren Bahçıvan, “Türkiye’nin Geri Kabul Anlaşması’nı kabul etmesine rağmen, bu noktada AB tarafında ciddi bir sıkıntı yaşandığı aşikar. Türkiye, AB üyeliğine aday olup vize muafiyeti olmayan tek ülkedir. Vize serbestliği konusunda devam eden müzakerelerin en kısa zamanda ülkemiz vatandaşlarının AB ülkelerinde serbest dolaşım hakkının kabul edilmesiyle sonuçlanmasını umut ediyoruz” dedi.

Türkiye’nin yatırım ortamının iyileşmesine yönelik olarak son zamanlarda yeni önemli adımlar attığını hatırlatan Bahçıvan, “Türkiye Varlık Fonu, şirket kurma maliyetlerinin azaltılması, hileli iflasların önlenmesi ilk akla gelenlerdir. Öte yandan, geçtiğimiz hafta yürürlüğe giren düzenlemeyle küresel yatırımcılara vatandaşlık verilmesinin yolu açılırken; başta Turkuaz Kart olmak üzere dünyadan nitelikli işgücü çekmek doğrultusunda da tedbirler alınmıştır” ifadelerini kullandı.

Bahçıvan şöyle devam etti:

“Bütün bu gerçekleştirdiğimiz etkinliklerin en önemli ortak amacı, ülkemizi tüm dünyaya en doğru şekilde tanıtmaktır. Siz değerli diplomatlar, ülkemiz koşullarını yakından izleyip değerlendirebilen bir konumdasınız. Diplomasi dünyasından beklentimiz, ülkemizin gerçeklerini dünya kamuoyuna anlatırken sadece sağlıklı ve doğru bilgiye itibar edilmesidir. İstanbul Sanayi Odası olarak, sağlıklı bilgi almak noktasında bütün paydaşlarımız için doğru bir adres olduğumuzun altını özellikle çizmek istiyorum.”